Примери за използване на Korkuyu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Suçluluk yanında korkuyu getirir.
Yardımına ihtiyacım var, yoksa korkuyu dizginlemek çok zor olur.
Polis üniformasını giydiğim gün korkuyu unuttum.
Bu kesinlikle daha evvel gördüğün korkuyu açıklar.
Ama kesinlikle sen, bir insanın korkuyu hissettiğinde nasıl mantıksız davranabileceğini anlarsın.
Şimdi sen de, tüm ibnelerin hayatları boyunca hissettikleri korkuyu biliyorsun.
Tıpkı çeliğin çeliği kestiği gibi, korku da korkuyu uzaklaştıracak.
Korkuyu kaldırır.
Toplumun duyduğu korkuyu yatıştırmak ve kurşunun imajını tazelemek için bir bilim adamına ihtiyaç vardı.
Hepimiz aynı korkuyu ve aynı neşeyi paylaştık.
Senin ruhunu okuyabilir… ve gördüğü korkuyu sana karşı kullanabilir.
Şimdi bana onur getir, korkuyu.
Beni bilirsin, korkuyu severim.
Korkuyu hisset ve üstesinden gel.
Merakla korkuyu karıştırıyorsun.
Yoksa bu korkuyu örtme şekliniz mi?
Korkuyu bilmeden büyüdüğümü sanma sakın.
Ama henüz korkuyu küçümseyecek kadar güçlü değil.
Bana korkuyu hediye etti.
Korkuyu kokla köpek.