MAHKEMEYI - превод на Български

съда
yargı
jüri
mahkemesi
divanı
yargılama
adliye
damarı
duruşma
divanının
dava
процеса
süreç
işlem
duruşma
dava
davası
mahkeme
prosesi
prosedür
yargılama
делото
davayı
dava
duruşma
dosyasını
mahkeme
işi
трибунала
mahkemesi
savaş suçları mahkemesi
съд
yargı
jüri
mahkemesi
divanı
yargılama
adliye
damarı
duruşma
divanının
dava
съдът
yargı
jüri
mahkemesi
divanı
yargılama
adliye
damarı
duruşma
divanının
dava
процес
süreç
işlem
duruşma
dava
davası
mahkeme
prosesi
prosedür
yargılama

Примери за използване на Mahkemeyi на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Sırp paralel yapıları, kuzey Kosovadaki mahkemeyi işgal etti.
Сръбски паралелни структури окупираха съд в Северно Косово.
lütfen ne beni, ne de mahkemeyi hafife alma.
не приемайте за даденост мен или този съд.
M-19, Escobarın parasıyla Adalet Sarayına saldırıp yüksek mahkemeyi işgal etmişti.
Финансирани от Ескобар, партизаните от М-19 щурмуваха Съдебната палата и окупираха Върховния съд.
Kolombiyada, Pablo Escobar tüm mahkemeyi yok etti.
В Колумбия Пабло Ескобар направи така, че да изчезне цял съд.
Tanrı, Louisiana eyaletini ve bu mahkemeyi korusun.
Бог да пази щата Луизиана и този съд.
Mahkemeyi kazandığımda bir kayıp olmayacak.
Няма да има загуба когато спечеля това дело.
Adam mahkemeyi beklerken ölmüş.
Мъжът умира докато чака съдебният процес.
Mahkemeyi kontrol ettik.
Проверихме в съда.
Üç mahkemeyi de aynı şekilde halt etmeyi becerdiler.
Спечелиха три дела в съда, правейки същото като днес.
Bu mahkemeyi bir sirk yerine çevirmene izin vermeyeceğim.
Няма да те оставя да превърнеш този съдебен процес в цирк.
Mahkemeyi ve jüriyi unut gitsin lütfen.
Просто… забрави за съда и за съдебните заседатели.
Mahkemeyi beklemenin anlamı yok.
Няма време за съд. Това е бунт.
Ne zamandan beri mahkemeyi umursuyoruz ki?
Откога ни е грижа за съда?
Hakim de mahkemeyi hor görmek diyecektir.
Съдията ще каже, че е неуважение към съда.
Kendini mahkemeyi kolayca alt edebileceğine inandırmıştır.
То трябва лесно да се отдели от съда.
Ellen, mahkemeyi arayıp onlara gecikeceğimi söyler misin?
Елън, обади се в съда и кажи, че ще закъснея?
Mahkemeyi bu müdahaleler ne ölçüde saptırdı?
В каква степен влияе това върху работата на съда?
Bugün mahkemeyi ilgilendiren sadece iki soru var.
Има само два въпроса, които се отнасят до съда днес.
Korkarım mahkemeyi daha fazla geciktiremem.
Опасявам се, че не мога да отлагам заседанието повече.
Mahkemeyi kazanınca bana teşekkür edin.
Ще ми благодариш, когато спечелим в съда.
Резултати: 154, Време: 0.0505

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български