OLAYLA - превод на Български

случая
vaka
olay
durum
dosya
münasebetiyle
davayı
dava
ihtimalle
с инцидента
olayla
kazayla
kaza ile
събитие
olay
etkinlik
bir organizasyon
gelişme
случилото се
olanlar
olduğunu
başına gelenler
olaydan
yaşananlar
şey
bu olanlardan
с това
bu
buna
şu
böyle
şeyle
burada
konuda
edeyim
стрелбата
ateş
çatışma
vurulmadan
saldırı
olaydan
vurmak
silah
vurulma olayı
silah sesleri
случай
vaka
olay
durum
dosya
münasebetiyle
davayı
dava
ihtimalle
събития
olay
etkinlik
bir organizasyon
gelişme
случката
olay
olanlar
hikayesini
феномен
bir fenomen
bir olgu
olay

Примери за използване на Olayla на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Bu olayla ilgili eski bir Kızılderili deyişi vardır.
Индианците имат една приказка относно тоя феномен.
Cukanoviç olayla ilgili bir yorumda bulunmadı.
Джуканович не коментира случая.
Işe yaramaz'' diyene kadar beni işten atarlar. Olayla ilginiz olmadığını Dr. Chumleyye söylerim.
Ще кажа на д-р Чамли, че нямате нищо общо с това.
Hangi olayla?
Кой случай?
Christine olayla ilgili bir şeyler bilen bir kaynağı korumaya çalışıyor olmasın?
А ако Кристин прикрива източник, който знае нещо за случая?
Özür dilerim, bu olayla beni mi görevlendiriyorsunuz?
Извинявай, но упълномощаваш ли ме да разследвам този случай?
Abbot Alcuinin bu korkunç olayla ilgili yazdığı mektup.
Ето писмото от абат Олкуин за тези ужасни събития.
Olayla bir bağlantısı yok.
Той няма връзка с инцидента.
Bu olayla ilgili içimde kötü bir his var.
Имам лошо предчувствие за случая.
Bununla birlikte olayla ilgili tutuklu sayısı yediye ulaştı.
Така общият брой на арестуваните във връзка с този случай достигна седем души.
yer ve olayla tamamen rastlantýsaldýr.
места и събития са напълно случайни.
Polis, olayla ilgili 2 kişiyi gözaltına aldı.
Властите са арестували двама души във връзка с инцидента.
Bir olayla ilgili sorum olacak, aslında bir kaç olayla ilgili.
Имам въпроси за един случай. Всъщност, за няколко случая.
Bu olayla beraber tanıdık gelmeye başladın.
Изглежда запознати с този случай.
Olayla ilgili olarak yaklaşık bir düzine kişi tutuklandı.
Около десетина заподозрени бяха арестувани във връзка с инцидента.
Gelip sizi alıp olayla ilgileneceklerini söylediler.
Каза че ще дойдат да ви вземат и поемат случая.
Olayla ilgili 1 öğrenci gözaltına alındı.
Един ученик е задържан във връзка с инцидента.
Oğlu Sigurd Jacobsen, limandaki olayla alakalı olarak tutuklanmış.
Hейният син, Зигурт Джейкобсен, е бил арестуван във връзка с инцидента на пристанището.
Bu yüzden onu, şehir merkezindeki olayla ilişkilendiren sağlam bir kanıt bul.
Покажете ми солидни доказателства, че има връзка с инцидента в центъра.
Dedektif Trudeau, bunun 20 yıl önceki olayla ilgisi var mı?
Инспектор Трюдо, това има ли връзка с инцидента от преди 20 години?
Резултати: 179, Време: 0.0946

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български