VERMIŞTI - превод на Български

даде
verdi
veren
verecek
sundu
bir verdi
verdiğin için
sağladı
verin
подари
verdi
aldı
hediye
hediye etti
дава
veriyor
verir
verdi
verecek
veren
sunar
sağlıyor
bir veriyor
izin veriyor
mı veriyor
остави
bırak
indir
terk
koy
izin
boşver
rahat bırakın
birak
yalnız
terkettin
дадоха
verdiler
verildi
veren
verilen
verecekler
sundu
bir verdiler
дал
verdi
dahl
veren
dal
verir
feda
vereceğim
verilen
даваше
verdi
verirdi
veriyordu
veren
izin verirdi
предостави
sağlamak
verdi
sundu
sağlar
дарил
darryl
daryl
darrell
bağışladı
vermişti

Примери за използване на Vermişti на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Büyükannem vermişti bana bunu.
Баба ми даваше това.
O birkaç sözcük bana çok güç vermişti.
Миговете с него ми дадоха сили.
Gelişimlerini denetlemek için döneceğini söylediğinde onlara üç gün vermişti.
Дал им е три дни, след което щял да се върне да види прогреса им.
Bizi tanıştırması için Lee ona 1,000 dolar vermişti.
Лий му даде 1000 долара за това, че ни запозна.
O paltoyu ona Bayan Martin doğum gününde vermişti.
Това е палтото, което мисис Мартин му подари за рождения ден.
Sadece kapıyı açtığı için kapıcıya 100 dolar vermişti.
Даваше 100 долара на портиера само задето му отваря вратата.
Tozluk takmak sana ne vermişti?
Какво ти дадоха гетите?
Arkadaşım bana Hawaii gezisinden getirdiği çikolatalardan vermişti.
Моя приятелка ми даде шоколади, които е донесла от пътуването си до Хаваите.
Onlara suşi yapıyordu, ve hepsine birer isim vermişti.
Той им давал"суши" и на всичките им дал имена.
Bu tüfeği bana, silahı da Anaya vermişti.
На мен ми подари тази пушка, а на Ана- пистолета.
Charlie Rangel bana madalya vermişti.
Аз бях, дадоха ми медал.
Aslında her defasında kendisi bana bir dolar vermişti.
Всъщност той ми даваше по долар всеки път.
Bu yüzüğü annem ölüm döşeğinde vermişti.
Майка ми, ми даде пръстена, на смъртния си одър.
Bir gün prensesine bir kutu vermişti.
Един ден дал на принцесата си една кутия.
Bana bir saat vermişti.
Подари ми часовник.
Cumhurbaşkanımız da ödül vermişti.
Дадоха ни и Държавна награда.
Ama annemin doktoru onları bana düğün gününde vermişti.
Лекарят на майка ми ги даде в деня на сватбата ми.
Annem, babanla evlendiğim gün bunu bana vermişti.
Майка ми ми подари това в деня на сватбата ми с баща ти.
Babam bu paltoyu bana, ölmeden önce vermişti.
Баща ми ми даде това палто, една година, преди да умре.
O saati annem ölmeden önce bana vermişti.
Часовникът, който ми подари мама, преди да умре.
Резултати: 674, Време: 0.077

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български