Примери за използване на Yerinde на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Emile Buissonun yerinde olmayı istiyorum.
İş yerinde insanları dolandırması için bilgisayarlara ulaşması gerekiyormuş.
Ben dünyanın birçok yerinde yaşadım ama hiçbir yerde Burbankteki gibi evimde hissetmedim.
Dün Shaunessynin yerinde kafama silah dayadım.
Yerinde bir soru Jim.
Hafızası tamamen yerinde.
Delme anına kadar ucu yerinde nasıl tutarsınız?
Yerinde olsam o salyangoz ilacını kullanırken dikkatli olurdum.
Evet ama senin yerinde olsam, kendimle çıkardım.
Kanser her yıl dünyanın her yerinde milyonlarca insanı etkileyen bir hastalıktır.
Yanımda da bir Federal Şerif daha var. Katie Beal. Formu yerinde, genç bir kadın.
Çek yerinde mi?
Senin yerinde olabilmek için sol t. şağımı verirdim.
Senin yerinde olsaydım her gece dışarı çıkar, tüm ağaçları budardım.
Dünyanın herhangi bir yerinde felaket yaşandığında olay yerine önce onlar varır.
Sizi Kellynin yerinde bir saatten fazla bekledim.
Şimdi dünyanın her yerinde avlanıyor, ama hep buraya döner.
Yerinde olsam Çavuş Drakee karşı nazik olurdum.
Ben, yerinde olsam bir B Planı düşünmeye başlardım.
Yazdığın her şey dünyanın her yerinde canlı olarak yayınlanıyor olacak.