SEBEP - Almanca'ya çeviri

Grund
sebep
neden
gerek
temel
bahane
lüzum
yüzden
dibinde
Ursache
neden
sebep
kaynağı
verursachen
neden olabilir
sebep
sebebiyet
yol açabilir
yaratabilir
führen
yol açabilir
neden olabilir
yönlendirebilir
sebep olabilir
sonuçlanabilir
liderlik
rehberlik
sürmek
öncülük
giden
Motiv
motif
sebep
neden
motivasyon
amaç
gerekçesi
motive
güdü
auslösen
tetikleyebilir
neden olabilir
sebep olabilir
tetikleyen
yaratmak
provoke
yol açabilir
başlatabilir
yaratabilir
tetikler
Anlass
durum
neden
sebep
olay
fırsat
vesile
bir gün
etkinlik
kutlama
hervorrufen
neden olabilir
sebep
provoke
yaratabilir
yol açabilir
uyandırabilir
üretebilir
oluşturabilir
tetikleyebilir
yaratmak
Auslöser
tetikleyici
tetik
bir tetikleyici
sebep
nedeni
aktüatör
tetikleyen
deklanşöre
Gründe
sebep
neden
gerek
temel
bahane
lüzum
yüzden
dibinde
verursacht
neden olabilir
sebep
sebebiyet
yol açabilir
yaratabilir
Ursachen
neden
sebep
kaynağı
führt
yol açabilir
neden olabilir
yönlendirebilir
sebep olabilir
sonuçlanabilir
liderlik
rehberlik
sürmek
öncülük
giden
verursachte
neden olabilir
sebep
sebebiyet
yol açabilir
yaratabilir
führte
yol açabilir
neden olabilir
yönlendirebilir
sebep olabilir
sonuçlanabilir
liderlik
rehberlik
sürmek
öncülük
giden
ausgelöst
tetikleyebilir
neden olabilir
sebep olabilir
tetikleyen
yaratmak
provoke
yol açabilir
başlatabilir
yaratabilir
tetikler
geführt
yol açabilir
neden olabilir
yönlendirebilir
sebep olabilir
sonuçlanabilir
liderlik
rehberlik
sürmek
öncülük
giden

Sebep Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Tüm bunlara neyin sebep olduğunu hala bilmiyoruz.
Obwohl wir noch nicht wissen, was die Ursache von diesem.
Kalp krizlerine sebep olabilir. -Diyet hapları da kan pıhtılarına ve.
Diätpillen können Herzinfarkte und Blutgerinnsel auslösen.
Her Sebep için Oyunlar.
Spiele für jeden Anlass.
Toksik Ailelerin Sebep Olabileceği Hastalıklar.
Erkrankungen, die giftige Familien verursachen können.
Lütfen, seni öldürmem için bana bir sebep ver.
Bitte, gib mir einen Grund, dich zu töten.
rahatsızlıklar buna sebep olabilirler.
einige Medikamente und Bedingungen dazu führen können.
Sebep, sadece aldatma olayı değil.
Die Affäre war nicht der Auslöser.
Sebep, fırsat, silah.
Motiv, Gelegenheit, Waffenbesitz.
Sebep bu olabilir.
Das könnte die Ursache sein.
Ağrıya sebep verebilecek yiyeceklerden uzak durun.
Vermeiden Sie Nahrungsmittel, die Ihre Schmerzen auslösen.
Sebep: Parti veya düğün.
Anlass: Party oder Hochzeit.
Sebep oldukları hastalığa trikinoz denir.
Und die Krankheit, die sie hervorrufen, heißt Trichinose.
Şok dalgasına sebep olacak.
Es wird eine Stoßwelle verursachen.
Hayır. Altı numaralı sebep.
Nein. Grund Nummer sechs.
Sistemik toksisiteye sebep olunabilir.
Systemischen Toxizität führen kann.
Bu kulağa sebep gibi geliyor.
Klingt wie ein Motiv.
Sebep sen değilsin.
Du bist nicht die Ursache.
İç kanamaya sebep olabilecek hareketli kaburga parçaları bulunabilir.
Es könnten sich Splitter von der Rippe gelöst haben, die innere Blutungen auslösen könnten.
Sebep: Günlük Bakış,
Anlass: Alltags,
Elektrik interferansına sebep olabilecek elektrikli cihazları monitörden mümkün olduğunca uzağa götürün.
Halten Sie elektrische Geräte, die elektrische Interferenzen hervorrufen können, möglichst fern von dem Monitor.
Sonuçlar: 3153, Zaman: 0.0664

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca