Examples of using A message in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Do you have a message for the people of kosovo?
Do you have a message for the people of New York?
New York halkı için bir mesajınız var mı?Do you want me to give a message to my father?
Babama iletmemi istediğiniz bir mesajınız var mı?In 1998 we intercepted a message.
If you have a message for him, you can give it to me.
Onun için bir mesajınız varsa, bana verebilirsiniz.I come with a message from the Emperor.
We have a message, sir, coming in from Haven.
Bir mesajımız var efendim, Cennetten geliyor.There is evidence of a message being transmitted.
Gönderilmiş bir mesaja ait kanıtlar var.They sent him back with a message.
Onu bir mesajla yolladılar.Do you have a message for the people of the United States?
ABDdeki insanlara bir mesajınız var mı?Do you have a message for the children in America?
Amerikada çocuklara bir mesajınız var mı?Um, we did have a message about Owen Whittle. Yummy!
Owen Whittle ile ilgili bir mesajımız var. Mmm! Lezzetli!I have a message for them!
Onlar için bir mesajımız var!We have a message for them.
Onlar için bir mesajımız var.Yes. We have got a message for you.
Senin için bir mesajımız var. Evet.We have got a message for you. Yes.
Senin için bir mesajımız var. Evet.We have a message for them. That's the problem!
Onlar için bir mesajımız var. Problem bu!I believe we have a message.
Bir mesajımız var sanıyorum!Tavis has a message I believed in.
Tavis inandığım bir mesaja sahipti.We have a message.
Bir mesajımız var.
