DOWNFALL in Turkish translation

['daʊnfɔːl]
['daʊnfɔːl]
çöküşü
collapse
fall
downfall
decline
breakdown
crash
downfall
sonunu
last
final
past
end
recent
late
lately
düşüşünden
fall
downfall
düşüşünü
fall
drop
downfall
falloff
çöküşünden
the collapse
fall
downfall

Examples of using Downfall in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Downfall like we die.
Hepimizin ölmesi gibi çöküş.
Call it what you will, but I'm letting you choose your own downfall.
Ne derseniz deyin ama kendi düşüşünü seçmek izin veriyorum.
That's a brainiac's downfall.
Bu bir dahinin çöküşü.
They're building an incubator in Berlin, and we're waiting for the downfall.
Berlinde inkübatör kuruyorlar… ve biz çöküşü bekliyoruz.
But Cersei's engineered her own downfall.
Fakat Cerseinin mühendisliği kendi çöküşü.
Your arrest appeared to our Grand Master like a sign of his own downfall.
Tutuklanman büyük Üstadımıza kendi sonuna dair bir işaret gibi göründü.
These things are gonna be my downfall.
Sonum olacak bunlar benim.
Blindly adhering to them will only lead to our downfall.
Bunlara körü körüne bağlanmamız bizi sadece çöküşe götürür.
This road will lead to our downfall.
Bu yol bizi çöküşe götürecek.
But that superb fur was nearly their downfall.
Ancak bu mükemmel kürk neredeyse sonları olacaktı.
The rise of liberalism would eventually be the downfall for Metternich and Ferdinand.
Liberalizmin yükselişi, Metternich ve Ferdinandın sonu oldu.
Do you know what a Mermaid's Downfall is?
Mermaidin Çöküşünün ne olduğunu biliyor musun?
Operation Downfall is going to be the largest mechanized invasion in history.
Sağanak Operasyonu insanlık tarihinin en büyük mekanize işgali olacak.
Operation Downfall.
Sağanak Operasyonu.
Operation Downfall isn't our endgame it' the enemy.
Sağanak Operasyonu bizim değil düşmanın son hamlesi.
Who engaged Isabella Stone to orchestrate Bannon's downfall.
Bannonın çöküşünü organize etmek için Isabella Stone ile çalışan kişi.
Pride is to downfall as overconfidence is to.
Gurur düşüş içindir kendine güven ise.
I fear this will be his downfall!
Bunun onun için bir çöküş olmasından korkuyorum!
So, what was the French general's downfall?
Peki Fransız generalin sonunu getiren neydi?
Downfall is always sudden!
Düşüşler hep aniden olur zaten!
Results: 127, Time: 0.1281

Top dictionary queries

English - Turkish