EVEN IF WE GET in Turkish translation

• alsak bile
• yakalasak bile
• çıkarsak bile
• bunları atlatsak bile
• gitsek bile
• var kapıcıyı aşabilsek bile

Examples of using Even if we get in English and their translations into Turkish

Even if we get this thing going it's not gonna have enough power with two broken panels.
Bu şeyi yukarı çıkarsak bile iki kırık panoyla yeterince gücü olamaz.

Even if we get suspects in the case… we got nothin', nothin', nothin'!
Davanın şüphelilerini yakalasak bile… elimizde hiç birşey yok!

No. Even if we get this thing going… it's not gonna have enough power with two broken panels.
Bu şeyi yukarı çıkarsak bile… iki kırık panoyla yeterince gücü olamaz.

We're not gonna have enough time to drill into the vault. Even if we get around'em.
Kasa dairesine girmek için delik açmaya vakit yok. Yani, bunları atlatsak bile.

And a lot of stairs. Even if we get past the doorperson, 46 stories is a lot of ground to cover.
Ve epey merdiven var. Kapıcıyı aşabilsek bile 46 katı aramak kolay değil.

Even if we get past the doorperson, 46 stories is a lot of ground to cover, and a lot of stairs.
Ve epey merdiven var. Kapıcıyı aşabilsek bile 46 katı aramak kolay değil.

Even if we get the premium, we will still have to find a new place and pay brokerage and interior design fees.
Depozitoyu alsak bile, yeni bir yer bulduğumuzda komisyon ve tasarım gideri olacak.

roaming wi-fi. So even if we get an address, I doubt the guy will still be there.
kablosuz yayınlar,… sonra hatta adresleri alsak bile,… adamın orada olduğundan şüpheliyim.

So… even if we get one tomorrow… even if we get another foster kid.
Yarın yeni birini daha alırsak… Yani… tekrar bir evlatlık alsak bile.

So… even if we get one tomorrow… you call my name…♪ even if we get another foster kid.
Yarın yeni birini daha alırsak… Yani… tekrar bir evlatlık alsak bile.

And so… like, even if we get useful information by torturing a terrorist, we know, we just know it's wrong.
Mesela bir teröristten… faydalı bilgileri işkence ederek bile alsak… yanlış olduğunu biliyoruz.

By torturing a terrorist, we know, we just know it's wrong. And so… like, even if we get useful information.
Mesela bir teröristten… faydalı bilgileri işkence ederek bile alsak… yanlış olduğunu biliyoruz.

Even if we get eyes in.
Eğer içeri göndersek bile.

But even if we get it- Right.
Doğru. Chris, uğraşıyor; ama alsak bile.

Even if we get him, no-one wins.
Adamı yakalasaydık bile, kimsenin yararına olmayacaktı.

I guess. But, even if we get more time.
Sanırım ama biraz daha zaman alsak bile.

Even if we get her back, they're gonna arrest her.
Caseyyi geri alsak bile onu tutuklayacaklar.

Even if we get this stick, he will never let us go.
O belleği almayı başarsak bile gitmemize izin vermez.

Then even if we get the heart going, it won't mean anything.
O zaman kalbinin yeniden atmasını sağlasak bile bir anlamı kalmaz.

Even if we get through, there is only one landing zone in Incheon.
Başarsak bile… Incheona sadece tek bir yerden çıkabiliriz.