FIRST AND SECOND in Turkish translation

• birinci ve ikinci
• i̇lk ve ikinci
• 1. ve 2
• birinci ve i̇kinci
• ilk ve ikinci
• birincilik ve ikincilik

Examples of using First and second in English and their translations into Turkish

The first and second to the right!
Birinci ve ikinciler sağa!

First and second to the right!
Birinci ve ikinciler sağa!

A quality that First and Second don't have.
No1 ve No2nin ikisi

First and Second are only experimental specimens in order to develop you.
No1 ve No2 senin geliştirilmen için tasarlanan prototiplerdi sadece.

First and second if we're keeping score.
İlkinim ve ikincinim tabii eğer skorda eşitsek.

The difference between first and second is so big that there is no doubt.
Birinci ile ikinci arasındaki fark çok büyüktür.

First and second, actually.
Birincisi ve ikincisi aslında.

First and second, actually.
Aslında, birincisi ve ikincisi.

Zeta and Hooper, first and second on the road.
Zeta ve Hooper, birinci ve ikincisi.

The first and second terms on the right-hand side of the Lamm equation are proportional to D
Lamm denkleminin sağındaki birinci ve ikinci terimler D ve sω2 birbiri ile orantılıdır,

Together, the first and second SAC complete a three-year credit agreement between Montenegro
Ivaniseviç, birinci ve ikinci SACnin bir araya gelerek Karadağ

Before its completion, the first and second Parliaments used the Old Sangsad Bhaban,
İlk ve ikinci Meclisler ilgili seçimlerin sonucu olarak oluşturulmuştur

The various legal categories such as first and second degree murder,
Birinci ve ikinci dereceden cinayet gibi çeşitli yasal kategoriler,

I'm so nervous. First and second grade were easy,… but social studies,
O kadar heyecanlıyım ki, yani 1. ve 2. sınıflar kolaydı… ama sosyal bölümler,

In the period between their first and second marriages, Hussa bint Ahmed married King Abdulaziz's younger half brother,
İlk ve ikinci evlilikleri arasındaki dönemde, Hassa Sudayri, Kral Abdülazizin küçük erkek kardeşi

Gao E, who prepared the first and second printed editions with his partner Cheng Weiyuan in 1791-92,
De birinci ve ikinci baskıları hazırlayan Gao E, eşi Cheng Weiyuan

Hard drive performance under most workloads is limited first and second by those two factors; the transfer rate on the bus is a distant third in importance.
Çoğu iş yükü altındaki hard disk performansı 1. ve 2. olarak bu iki faktörden etkilenir; yoldaki transfer oranı ise 3. derecede önem taşır.

The first and second mass analyzers scan across the spectrum as partitioned by a user-defined m/z value.
İlk ve ikinci kütle analizörleri kullanıcı tarafından belirlenmiş m/z değerini kapsayan spektrum boyunca tarama yaparlar.

Strasser served in World War I, rising to the rank of First Lieutenant, and won the Iron Cross, First and Second Class.
Strasser Üsteğmen rütbesine yükselerek Birinci ve İkinci Sınıf Demir Haç madalyası alarak I. Dünya Savaşında görev aldı.

Third wish?" The man was baffled."How can it be a third wish if I haven't had a first and second wish?
Üçüncü dilek mi?'' Adam şaşırdı.'' Birinci ve ikinci dileği dilememişsem, o nasıl üçüncü dilek olabilir ki?