I CAN'T DO THAT in Turkish translation

• bunu yapamam
• yapamam
• onu yapamam
• ben yapamam
• böyle bir şey yapamam
• sen yapamaz mısın
• yapamam ki
• şunun işini dedim yapamayacağımı
• yapamam bu

Examples of using I can't do that in English and their translations into Turkish

I can't do that. It's a private correspondence.
Yapamam. Bu özel bir yazışma.

I'm sorry… But I can't do that. Okay.
Ama onu yapamam. Tamam. Üzgünüm.

No, I can't do that.
Hayır, böyle bir şey yapamam.

I gotta take the test. no, i can't do that.
Sınava girmem lazım. Hayır, yapamam.

Some people even stuff dogs and cats but I can't do that.
Bazı insanlar köpek ve kedi bile doldurur ama ben yapamam.

This man, he broke the law. You see, I can't do that.
Bunu yapamam. Bu adam… yasayı çiğnedi.

No, I don't do… I can't do that. Me?
Hayır, ben onu yapamam. Ben mi?

You weren't at the Palais to kill Lark. I can't do that.
Palaise Larkı öldürmeye gelmedin.- Yapamam.

Grades and stuff, I can't do that.
Notlar falan, ben yapamam.

I can't do that. I'm not asking you to do an autopsy.
Bunu yapamam. Bu bir otopsi değil.

Forget it. Uh, I can't do that.
Onu yapamam işte.- Unut gitsin.

I'm all cramped up. I can't do that.
Her yerime kramp girdi. Yapamam.

But there are those who say I can't do that.
Fakat birileri var onlar diyor ki ben yapamam.

Just like that? Well, I can't do that.
Tabiki öyle yapamam. Bu mu?

I can't do that unless Tom helps me.
Tom bana yardım etmedikçe onu yapamam.

I'm afraid I can't do that.
Korkarım yapamam.

Well, I can't do that. Just like that?.
Tabiki öyle yapamam. Bu mu?

Yes, but I can't do that.
Evet, ama onu yapamam.

Did you want to be cool that badly? I can't do that.
Havalı görünmeyi o kadar mı istedin? Yapamam.

This is my son Well, I can't do that.
Tabiki öyle yapamam. Bu mu?