IT CANNOT in Turkish translation

• edilemez
• edemez
• olamaz
• mümkün değil
• olabilir
• veremiyor
• veremez
• imkan yoktur
• olmaz
• edemez o
• o ertelenmez bir

Examples of using It cannot in English and their translations into Turkish

What is so private that it cannot be shared in love?
Aşkta paylaşılamayacak kadar kişisel olan ne olabilir?

It cannot anticipate or adapt to catastrophic events. Because evolution is blind.
Evrim kör olduğu için felaketsel olayları tahmin edemez ya da ona göre hareket edemez.

Then there's a far worse problem, And it cannot continue.
Ve devam edemez O zaman sorundan fazlası var.

It cannot be defeated.
Mağlup olmaz.

It cannot be here.
Burada olamaz.

It cannot be controlled… it hates!
Nefret dolu. Kontrol edilemez.

Because evolution is blind… it cannot anticipate or adapt to catastrophic events.
Evrim kör olduğu için felaketsel olayları tahmin edemez ya da ona göre hareket edemez.

And it cannot continue. Then there's a far worse problem.
Ve devam edemez O zaman sorundan fazlası var.

It cannot be here.
Burası olamaz.

It cannot be controlled. It is too dangerous.
Çok tehlikeli. ve kontrol edilemez.

It cannot be the lightning.
Şimşek olamaz.

It is too dangerous. It cannot be controlled.
Çok tehlikeli. ve kontrol edilemez.

It cannot be stupid.
Aptal olamaz.

Once we make a deal, it cannot be changed or renegotiated.
Bir kere anlaştık mı anlaşma değiştirilemez, pazarlık edilemez.

It cannot be controlled.
Ve kontrol edilemez.

It is filled with your sincerity, but it cannot be controlled by your intentions.
I1} Tılsım tamamen sadakatinle dolu ancak senin niyetinle de kontrol edilemez.

It cannot be denied he was something of a tyrant.
Onun biraz zorba olduğu inkâr edilemez.

It cannot work!
İşe yaramayacak!

Friendship can be claimed only when it cannot be denied.
Arkadaşlık sadece reddi mümkün olmadığı zaman somutlaşabilir.

But it cannot compare with Pisthyan.
Ama Pisthyanla mukayese edilemez.