PANIC in Turkish translation

• panik
• paniklemesin
• telaş
• paniğe
• paniği
• paniğin
• panikle
• panikliyor
• paniklemesine

Examples of using Panic in English and their translations into Turkish

People panic.
İnsanlar panikliyor.

The death toll is rising and continues to rise amid fear and panic.
Ölü sayısı yükseliyor ve bu da korku ve paniğin artmasına neden oluyor.

Filled with fear and… panic. It was just.
Sanki… korkuyla ve panikle doluydu.

You can panic later.
Sonra telaş yaparsın.

Stay back. Nobody panic.
Geri dur! Kimse paniklemesin.

But what did he see that made him panic?
Ama onun paniklemesine neden olan gördüğü şey neydi?

People panic so easily.
İnsanlar nasıl da kolay panikliyor.

Amid fear and panic. The death toll is rising and continues to rise.
Ölü sayısı yükseliyor ve bu da korku ve paniğin artmasına neden oluyor.

It was just… filled with fear and… panic.
Sanki… korkuyla ve panikle doluydu.

Wipe everything down. Don't panic.
Telaş etmeyin. Her şeyi silin.

Nobody panic. Stay back!
Geri dur! Kimse paniklemesin.

Do not let her panic.
Paniklemesine izin verme.

People panic at the thought of us.
İnsanlar bizi düşününce panikliyor.

The look on her face was a combination of pride and panic.
Yüz ifadesi, gurur ve paniğin karışımı gibiydi.

we could end up with mass panic.
sonunda kitlesel panikle karşılaşabiliriz.

An eagle's appearance creates panic.
Kartalın görünmesi telaş yaratıyor.

We are. OK, nobody panic.
Öyle. Tamam, kimse paniklemesin.

a frozen computer screen makes her panic.
donmuş bir bilgisayar paniklemesine sebep oluyor.

It happens. Sometimes people panic.
Oluyor böyle şeyler. İnsanlar bazen panikliyor.

After the Buddha has fallen, the guards will be in panic!
Buda yıkıldıktan sonra, muhafızlar telaş içinde olacak!