SPRING in Turkish translation

[spriŋ]
[spriŋ]
bahar
spring
springtime
spice
kaynak
source
spring
weld
supply
reference
fund
origin
fountain
the funding
pınar
spring
fountain
pýnar
pinar
water
yay
spreading
disseminate
to release
to propagate
disperse it
yayı
bow
spring
spread
sagittarius
arc
crossbows
baharda
spring
springtime
spice
bahara
spring
springtime
spice
baharı
spring
springtime
spice
springi
springe
pınarı
spring
fountain
pýnar
pinar
water
kaynağı
source
spring
weld
supply
reference
fund
origin
fountain
the funding
yaylı
bow
spring
spread
sagittarius
arc
crossbows
pınara
spring
fountain
pýnar
pinar
water

Examples of using Spring in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
You will have to replace them. The suspension here is a leaf spring.
Burada süspansiyonu sağlayan yaprak yay. Değiştirmek zorundasın.
I'm sure no act of God dried up the spring.
Pınarı kurutan, Tanrının davranışı olmadığına eminim.
What? Why are you going to Cold Spring?
Neden Cold Springe gidiyorsun?- Ne?
Perhaps the person or people who killed Patrick Spring.
Patrick Springi öldüren… kişi veya kişiler duvar hayranı olabilirler.
It's not your fault Joan Spring took a wrong turn on purpose off a mountain.
Joan Springin dağda bilerek yanlış yöne sapması senin suçun değil.
Yeah, um, I think there's a spring in the cushion or something.
Evet, sanırım minderin yayı falan çıkmış.
He says there's a spring… over there across the wash.
Şurada, vadinin karşısında bir pınar var diyor.
I knew it couldn't be because Spring Heeled Jack was my grandfather.
Öyle olamayacağını biliyordum çünkü… Yay Topuklu Jack benim dedemdi.
And turned into spring water. But the woman refused to accept his love.
Ama kadın adamın aşkını reddetmiş… ve kaynak sularına dönüşmüş.
Get it underneath her, spring it open and close it.
Onu alta alır, kaynağı aç ve bunu kapa.
Desert Spring is the only trade center between the gold mines and Sacramento.
Çöl Pınarı, altın madenleri ile Sacramento arasındaki tek alışveriş yapacak yerdir.
Six going to Cold Spring.
Cold Springe giden altı kişi.
You think they're the ones who killed Patrick Spring?
Sence Patrick Springi onlar mı öldürdü?
Should be right next to Silent Spring.
Silent Springin hemen yanında olmalı.
She killed scott simmons tonight with a garage door spring.
Bu gece bir garaj kapısı yayı ile Scott Simmonsu öldürdü.
Saved countless lives. The medicine he made with the spring water.
Sayısız hayat kurtardı. Kaynak sularıyla yaptığı ilaçlar.
For a griffin. Ask Cully if he's got a leaf spring.
Tuzak için. Cullyye sor elinde yaprak yay var mıymış.
Here's the spring.
İşte, pınar.
The most common variant in the US is the 6 volt square-base battery with spring terminals.
ABDdeki en yaygın varyasyon yaylı terminalli 6 volt kare bazlı batarya.
I found that spring with my watch.
Ben kaynağı saatimle buldum.
Results: 5220, Time: 0.076

Top dictionary queries

English - Turkish