Examples of using They're trying to kill in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
And now they're trying to kill you. Someone tried to kill me.
Birileri beni öldürmeye çalıştı ve şimdi sizi They're trying to kill me!
Beni öldürmeye çalıştı!They're trying to kill me. My mum, my dad.
My mum, my dad… They're trying to kill me.
Babam. Beni öldürmeye çalıştılar.- Annem.They're trying to kill me. My mum, my dad.
Babam. Beni öldürmeye çalıştılar. -Annem.They're trying to kill me. My mum, my dad.
My dad. They're trying to kill me.
Beni öldürmeye çalıştılar. Babam.They're trying to kill me. My dad.
Beni öldürmeye çalıştılar. Babam.My mum, my dad… They're trying to kill me.
Babam. Beni öldürmeye çalışıyorlardı. Annem.My mum, my dad… They're trying to kill me.
Beni öldürmeye çalıştılar. Babam. -Annem.They're trying to kill me. My mum, my dad.
Babam. Beni öldürmeye çalışıyorlardı. Annem.They're trying to kill me. My mum, my dad.
Beni öldürmeye çalıştılar. Babam. -Annem.My mum, my dad… They're trying to kill me.
Annem. Beni öldürmeye çalıştılar. Babam.My mum, my dad… They're trying to kill me.
Beni öldürmeye çalışıyorlardı. Annem. Babam.I don't think they're trying to kill us, really.
Bizi gerçekten öldürmeye çalıştıklarını sanmıyorum.They're trying to kill her? Calm down?
Sakinleş. Onu öldürmeye mi çalışıyorlar?They're trying to kill us!
Bizi öldürmeye çalıştılar!They're trying to kill her through the Internet. Not the one where.
Onu oldurmeye calıstıkları olmaz. Hani su internetten onu.They're trying to kill Samar because she's sick.
Hasta olduğu için öldürmeye çalıştılar.But they're trying to kill you, means we're getting to them.
Ama seni öldürmeye çalışmaları onları kızdırdığımızı gösterir.
