BILDIĞIMIZ ÜZERE in English translation

we know
bilir
biliyoruz
tanıdığımız
bildiklerimiz
öğrendik
bildiğimize göre
anladık
bizim bildiğimiz
bilene

Examples of using Bildiğimiz üzere in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hayaletler deneyimi olmuş Bay Martel gibi akıl sahibi insanların çok vakası olmuştur, gerçi, bildiğimiz üzere, bunların hiçbiri kanıtlanmadı.
There have been many occurrences of very rational people like Mr. Martel who have experienced apparitions, though, as we know, none of it proven.
Sevgili Amerikalı yoldaşlarım, ulusumuzun mükemmel tarihinden de bildiğimiz üzere siyasi ilişkilerin bozulmuş olduğu zamanlarda halkımızın iyiliğini
My fellow Americans, as we know from our nation's great history, there are times when
Ancak bildiğiniz üzere, tüm seriler sona erer.
But as you realize, all streaks come to an end.
Bildiğiniz üzere cephede bir evlâdım var.
They know I have a son at the front.
Ama bildiğiniz üzere kardeşiniz böyle bir şey yapamaz.
But with you being his brother, you will know he's not to blame.
Bildiğin üzere sağır, aptal
I'm not deaf, dumb
Bildiğiniz üzere.
That's impressive that you knew.
Ve bildiğiniz üzere, ben onun emirlerine aynen uyduğumdan,
And since, you know, I follow his orders,
Bildiğiniz üzere, birçok vardı.
THERE WERE MANY, AS YOU KNOW.
Ayrıca bildiğin üzere.
Also known as.
Bildiğin üzere Michael, vampir diye bir yaratık bulunmuyor.
You do know, Michael, that there is no such creature as a vampire.
Çoğunuzun bildiği üzere, Dedektif Müfettiş Carey… soruşturmayı artık yürütmüyor.
Is no longer running the investigation. As many of you know, Detective Inspector Carey.
Bildiğiniz üzere bizler… Ne oluyor?
What's happening? we… Everybody knows.
Ayrıca bildiğin üzere: şartlı tahliye ihlali.
Also known as"life without parole.
Ve herkesin bildiği üzere size olan hislerim.
And, further, because of my known feelings towards you.
Ve herkesin bildiği üzere size olan hislerim.
And, further, madam, because of my known feelings towards you.
Gayet iyi bildiğiniz üzere, Jaan Peştucada sevgili demek.
Jaan," as you're well aware, is the Pashto for"beloved.
Komitenin bildiği üzere bana Tuvan Sendromu teşhisi konuldu.
Diagnosed with Tuvan Syndrome. As the Committee knows, I have been.
Birleşik Devletler, dünyanın bildiği üzere… asla savaş başlatmayacaktır.
Will never start a war. The United States, as the world knows.
Birleşik Devletler, dünyanın bildiği üzere… asla savaş başlatmayacaktır.
The United States, as the world knows, will never start a war.
Results: 54, Time: 0.0221

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English