BIR ÇATLAK in English translation

crack
çatlak
kokain
uyuşturucu
keş
yarık
taş
kırdım
çatalına
çatlat
şaklıyor
fracture
kırık
çatlak
fraktürü
çatlaması
kırıklar
rift
yarık
geçit
çatlak
uçurum
anlaşmazlık
nut
fındık
fıstık
deli
kaçık
ceviz
çatlak
taşak
manyağı
manyak
çılgın
flaw
kusur
hata
çatlağı
bir noksanlığı
fissure
çatlak
yarığı
fissür
a wacko
kaçık
bir çatlak
lunatic
deli
manyak
kaçık
çılgın
çatlak
akıl hastası
deliyi
zırdeli
bir meczup
some crackpot
bir çatlak
saçma
keşin teki
is a nutter

Examples of using Bir çatlak in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Şu anda kalça kemiğimde incecik bir çatlak var.
So now I got a hairline fracture to the femur bone.
Gözünü bir çevir bak, bir çatlak görebilir misin?
Look again! Do you see any flaw?
Önceden… insanlar sadece internetteki bir çatlak olduğumu düşünüyordu.
Before, people thought I was just some crackpot on the internet.
Santral? Burada 6 milyon diyen bir çatlak var.
Operator? I got a nut down here that just said six million.
Almaz, muhtemelen mikro bir çatlak var.
A micro fissure. Almaz, most likely there is.
O bir çatlak. Psikolojik profil mi?
He's a nutter. Psychological profile?
Bakışlarını yönelt de bak; herhangi bir çatlak görebiliyor musun?
Look again! Do you see any flaw?
İlk verilere göre elinde bir çatlak var.
he does have a fracture on his hand.
Önceden… insanlar sadece internetteki bir çatlak olduğumu düşünüyordu.
People thought I was just some crackpot on the internet. You see, before.
Uzay-zaman yapısında oluşan bir çatlak.
A rift in the fabric of space-time.
Nedenini anlayabiliyorum. Bu çocuk tam bir çatlak.
I can see why. That boy's an absolute lunatic.
Erkek arkadaşı tam bir çatlak.
Her boyfriend's a nut.
O bir çatlak. Psikolojik profil mi?
Psychological profile? He's a nutter.
Azıcık duman solumuşsun ve tibianda da küçük bir çatlak var.
Just some minor smoke inhalation and a hairline fracture of the tibia.
Nedenini anlıyorum. Bu çocuk tam bir çatlak.
I can see why. That boy's an absolute lunatic.
Ölüm'' ün tasarımında bir çatlak.
A rift in Death's design.
Hayır, tam bir çatlak!
No, he's a nutter!
Bir söz, bir mimik… bir uçuruma dönüşen minicik bir çatlak.
Tiny fracture that grows into a chasm. A word, a gesture.
Tek veya birden fazla graben bir çatlak vadi üretebilir.
Single or multiple graben can produce a rift valley.
Bir söz, bir mimik… bir uçuruma dönüşen minicik bir çatlak.
A word, a gesture… tiny fracture that grows into a chasm.
Results: 404, Time: 0.0428

Bir çatlak in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English