Examples of using Bir dürtü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama şanslısın, sana özgü bir dürtü ile doğmuşsun.
Yani… ilk öldürme bir dürtü oldu.
Ama yine de sadece bir dürtü.
Bu boş ya da geçici bir dürtü değil.
Bu bir dürtü.
Bir dürtü düşünemiyor musun, annesini sevmesi gibi?
İşte böyle bir dürtü Walt Whitmana'' Çimen Yaprakları'' nı yazdırmıştır.
Bu bir dürtü.
Bu bir dürtü.
Bu bir dürtü.
Bu bir dürtü.
Bu bir dürtü kontrolü bozukluğu
Ona sadece bir dürtü olduğunu söylemek isterdim.
Bir dürtü paylaştınız.
Sanırım sadece bir dürtü diyebilirsiniz.
Yani bu bir dürtü değil, intikam.
Bir dürtü alıp ona göre davranıyor.
Onda böyle sanatsal şeyler için tuhaf bir dürtü var.
Evet, bu cinayet için bir dürtü.