BIR GÖREVDI in English translation

• mission
• task
• was an assignment
• was the duty
• challenge

Examples of using Bir görevdi in Turkish and their translations into English

Tek ihtiyacı olan bi fırsat, bir görevdi.
All she needed was an opportunity, a mission.

Bildiğimi söyledim. Bu çok gizli bir görevdi.
I told you what I know. It was a top secret mission.

Bildiğimi söyledim. Bu çok gizli bir görevdi.
It was a top secret mission. I told you what I know.

Başkanın emrettiği, çok başarılı bir görevdi. Size söylemedim.
I kept it from you. It was a very successful mission, ordered by POTUS himself.

Başkanın emrettiği, çok başarılı bir görevdi. Size söylemedim.
It was a very successful mission, ordered by POTUS himself, I kept it from you.

Evet, bu, yaşamı tehdit eden oldukça tehlikeli bir görevdi.
Well, it was quite a dangerous life-threatening mission.

O bir görevdi canım benim.
He's an assignment, sweetie pie.

Çok sıkıntılı bir görevdi ama siz altından kalktınız.
It was a bitch of an assignment, but you guys stepped up.

Bu bir görevdi.
It was a mission.

Yeni bir satıcı için normal bir görevdi o yüzden hiç şüphelenmedi.
It was scud duty for the junior salesmen, so he didn't think anything of it.

Bir görevdi ve pahalıydı.
It was a mission, and it was expensive.

Bir görevdi.
It was a mission.

Sadakat bir görevdi, o kadar.
Fidelity as a duty, that is.

Bu bir görevdi, Lana!
It was a mission, Lana!

Zorlu bir ilk görevdi.
It was a rough first assignment.

Şey… Bu bir görevdi, Müfettiş Drake.
Well,'tis duty, Inspector Drake.

Bu çok aptalca bir görevdi.
It was a fool's errand.

Bana sorarsan bütün bunlar bir görevdi.
This whole thing was a load of duty if You ask me.

Neşeli olmak bir görevdi.
To be joyful was a duty.

Bu gerçekten yüksek profilli bir görevdi.
Real high-profile assignment.