BIR UZAYLININ in English translation

alien
yabancı
yaratık
uzay

Examples of using Bir uzaylının in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ama Koredeki son olayların gösterdiği üzere… konvansiyonel silahlar, bir tek adamın… bir uzaylının… koca uluslara diz çöktürecek gücü varken yeterli olmuyor.
But as recent lessons in Korea have taught us, conventional weapons aren't enough when one man, one alien, has the power to bring entire nations to their knees.
bir tek adamın… bir uzaylının… koca uluslara diz çöktürecek gücü varken yeterli olmuyor.
conventional weapons aren't enough when one man, one alien, But as recent lessons in Korea have taught us.
Ama Koredeki son olayların gösterdiği üzere… konvansiyonel silahlar, bir tek adamın… bir uzaylının… koca uluslara diz çöktürecek gücü varken yeterli olmuyor.
Has the power to bring entire nations to their knees. But as recent lessons in Korea have taught us, conventional weapons aren't enough when one man, one alien.
Ama Koredeki son olayların gösterdiği üzere… konvansiyonel silahlar, bir tek adamın… bir uzaylının… koca uluslara diz çöktürecek gücü varken yeterli olmuyor.
But as recent lessons in Korea have taught us, has the power to bring entire nations to their knees. conventional weapons aren't enough when one man, one alien.
Bir uzaylının neye benzediğini bilmek istiyorsak önce yaşadıkları gezegeni bilmeliyiz.
If we want to know what aliens look like, we first have to know something about the places they live.
Herkes üçüncü sınıfla son sene arasında vücudunu bir uzaylının ele geçirdiğini
Everyone's convinced that sometime between junior and senior year, an alien invaded your body
Herhangi bir uzaylının yeteneklerini çekebilir…
You can absorb any alien's abilities- That's right.
Ekvadordaki medeniyetten ayrık bir yerli Nasıl bilebilir farkı arasındaki, Bir uzaylının melekle ya da hayaletle?
How does an isolated tribesman in Ecuador know the difference between an alien, an angel, and a ghost?
Tuhaf, Jerry bütün hayatı boyunca ilgi istedi… ama nihayetinde insanlığın onu içgüdüsel olarak reddetmesi… bir uzaylının hayatını kurtardı.
Saved an alien's life. but in the end, humanity's instinctive dismissal of him It's funny, Jerry spent his life seeking attention.
Tuhaf, Jerry bütün hayatı boyunca ilgi istedi… ama nihayetinde insanlığın onu içgüdüsel olarak reddetmesi… bir uzaylının hayatını kurtardı.
It's funny, Jerry spent his life seeking attention, saved an alien's life. but in the end, humanity's instinctive dismissal of him.
Onun biyolojik olarak bir uzaylıya dönüştüğünü gösteriyor.
It proves what he's become- biologically alien.
Sanırım bir uzaylıya çaprtın!
I think you just hit an alien.
Nasa bir uzay gemisinin güneş sistemimize girdiğini ve buraya doğru geldiğini doğruladı.
NASA has confirmed that an alien ship has entered our solar system and is headed here.
Dünya nefesini tuttu ve bir uzay gemisi yere inmeye hazırlanıyor.
The world holds its breath as an alien ship prepares to land.
Şu garip sesli adam bir uzaylıydı, değil mi?
So that guy with the weird voice, he was an alien, wasn't he?
Bir uzaylıydı. O da onunla birlikte.
I have seen one- an alien- and she's with him.
Bir çocuk bir uzaylıyla karşılaşır ve uzaylı evine gitmek ister.
A boy who meets an alien, and the alien wants to go home.
Çocuk kaçıran bir uzaylıyla işbirliği yapmak.
Collaborating with an alien child abductor.
Dünyayı uzaylılardan bir uzaylıdan daha iyi kim koruyabilir?
Who better to protect Earth from aliens than an alien?
Burada tıkılıp, sarhoş bir uzaylıya bebek bakıcılığı yapacağım.
I mean, I'm just gonna be stuck here babysitting a drunken alien.
Results: 81, Time: 0.0277

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English