Examples of using Bir yanlış anlama in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Basit bir yanlış anlama. Gülümsedi, Paul.
Basit bir yanlış anlama. Gülümsedi, Paul.
Simple misunderstanding. She smiled, Paul.Bir yanlış anlama.
It's a misunderstanding A misunderstanding?Bir yanlış anlama sadece.
It was all a misunderstanding.Naruto, bu bir yanlış anlama!
Naruto! It's a misunderstanding!Bir yanlış anlama sadece. Ne oldu?
It's a misunderstanding. What happened?Bir yanlış anlama yaşandı, Efendi Hajong.
Bekle! Bu bir yanlış anlama!
It's a misunderstanding! Wait!Bir yanlış anlama olmalı.
This must be a misunderstanding.Bu bir yanlış anlama! Bekle!
It's a misunderstanding! Wait!Bunun bir yanlış anlama olduğunu mu iddia ediyorsunuz?
You're claiming it was all a misunderstanding?Bir yanlış anlama var galiba. Müdür, gerçekten.
He is, really. There seems to be some misunderstanding.Hepsi bir yanlış anlama.
Everything was a misunderstanding.Bu bir yanlış anlama.
It's a misunderstanding.Ama bu bir yanlış anlama!
But this is all a misunderstanding-- aah!Bu bir yanlış anlama.
Ama bu bir yanlış anlama.
But that's all a misunderstanding.Bir yanlış anlama olmuş.
It's all a misunderstanding.Basit bir yanlış anlama. Biri parayı yanlış hesaba göndermiştir.
Simple misunderstanding. Somebody must have sent it to the wrong account.Bunların hepsi bir yanlış anlama.
This has all been a misunderstanding.
