Examples of using Bozulmaya başladı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sonrasında ise işler çok fena bozulmaya başladı.
KardiopuImonary dokuları bozulmaya başladı.
Bu sistem Rönesansa kadar sürdü ama sonra Erken Modern Dönemde modern ulus devlet sisteminin yükselmesiyle bu sistem bozulmaya başladı.
ruh sağlığı bozulmaya başladı.
Bu sistem Rönesansa kadar sürdü ama sonra Erken Modern Dönemde modern ulus devlet sisteminin yükselmesiyle bu sistem bozulmaya başladı.
muharebe düzenleri kısa sürede bozulmaya başladı, özellikle komutanları Leo Fokasın öldüğüne dair bir dedikodu özellikle yayılmaya başladı. .
Orada burada sahneye çıktım, ama sağlık durumum bozuldukça sesim de bozulmaya başladı.
Mühür iradesini devam ettirmek için bir lanete dönüştü ve bozulmaya başladı.
Gözlerim bozulmaya başladı artık. eğer bana her gün Harwich gazetesini okursan başlıkları,
Ciğer bozulmaya başlamış.
Termal soğutma bozulmaya başlıyor.
Tesnian gemisi bozulmaya başladığı anda deflektörlerimiz alışılmadık yüklü parçacıklar kaydetmişler.
Sağlığı bozulmaya başlamıştı.
Vücut bozulmaya başlamadan önce otopsi yapılmasını istiyorum.
Pekâlâ. Vücut bozulmaya başlamadan önce otopsi yapılmasını istiyorum.
Ama işler tam o noktada bozulmaya başlıyor işte… çünkü çocuklarınız.
Bozulmaya başlamış dondurulmuş et.
Bozulmaya başlamadı mı? Zamanla Doktor Gosnellle olan ilişkiniz?
Bozulmaya başlamadı mı? Zamanla Doktor Gosnellle olan ilişkiniz.
İşler bozulmaya başladığında.