ILAN in English translation

declared
beyan
ilan
ilan et
açıkla
deklare
ilan ediyorum
announced
açıklamak
anons
duyurmak
duyuru
bildirmek
ilan
müjdele
ad
reklam
ilan
proclaimed
de
ilan
ilan etti
duyur
flyers
broşür
pilot
ilanı
el ilanı
afişi
bir uçucu
ilan
pronounced
telaffuz
ilan ediyorum
telafuz
karı
karı koca ilan ediyorum
bulletin
bülten
duyuru
ilan
haberim
ara veriyoruz
yayınımızı kesiyoruz
declaration
beyanname
bildiri
deklarasyon
bildirgesi
ilanı
açıklamasını
beyanı
bir ifade
advertised
reklam
ilan
tanıtmaktadır

Examples of using Ilan in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Günaydın. Timesda ilan verilen daire hakkında bilgi almaya geldik.
We have come to inquire about the flat to let advertised in the Times. Good morning.
Philadelphiadan bağımsızlık ilan etmesini bekliyoruz.
From Philadelphia, we expect a declaration of independence.
Şu herif, kumarhanede ilan dağıtıyor.- Ben.
I did. This guy's passing out flyers in the casino.
Bu, ilan tahtası için çektiğim fotoğraf.
This is the photo that I took for the bulletin board.
Margaret ve Robert Ellis ikisi de olay yerinde öldüğü ilan edildi.
Margaret and Robert Ellis were both pronounced dead at the scene.
Ilan Ramon İsrailin ilk astronotuydu.
Ilan Ramon was Israel's first astronaut.
Onları, ilan dağıtırken yakaladık Yoldaş Komiserim.
They were distributing these fliers, Comrade Major.
Ölüm ilan kartı gelecek.
You will be getting a death announcement card.
Günaydın. Timesda ilan verilen daire hakkında bilgi almaya geldik.
Good morning. We have come to inquire about the flat to let advertised in the Times.
Montecito arazisinde ilan dağıtmak yasaktır… ama şanslısın ki sadece seni dışarı kovmakla yetineceğim.
You're not allowed to distribute flyers on Montecito property.
Philadelphiadan bağımsızlık ilan etmesini bekliyoruz. Ve savaştayız.
From Philadelphia, we expect a declaration of independence. And we are at war.
Arkandaki ilan tahtasını anlat. Test.
The bulletin board behind you. Test.
Sonra çocukların evinde öldüğünün ilan edildiğini söylediler.
Later in the children's home they told me she would been pronounced dead.
Neden Ilan seninle vakit harcıyor?
Why does Ilan waste his time with you?
Binlerce ilan yapıştırdım oysa.
I must have put up a thousand fliers.
Bugün ilan edilecek.
The announcement is being made today.
Yeni ilan bastırmak için kullanabilirsin.
You can use it to print up some new flyers.
Philadelphiadan bağımsızlık ilan etmesini bekliyoruz. Ve savaştayız.
And we are at war. From Philadelphia, we expect a declaration of independence.
Hacker ilan tahtaları, anonim posta kutularında.
Hacker bulletin boards, anonymous mailboxes.
Gösteri zamanı çoktan ilan edildi.- Tanrıya şükür.
Thank you, lord. The time of the event was already advertised.
Results: 1292, Time: 0.0427

Top dictionary queries

Turkish - English