Examples of using Itiraf etme in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Aynen, bu palavrayı itiraf etme zamanınız gelmişti. Değil mi?
Her zaman itiraf etme olasılığı vardır.
Kira olduğunu itiraf etme zamanı geldi artık.
Veronica… Artık itiraf etme vakti geldi.
Veronica… Artık itiraf etme vakti geldi.
Günahlarını itiraf etme zamanı. Kim o?
Her şeyi itiraf etme vakti geldi.
Artık itiraf etme vakti geldi.
Hanın itiraf etme ihtimali var mı?
Belki de itiraf etme vakti gelmiştir.
Birini sevmeyi kabullenmişsen bunu itiraf etme cesaretinde vardır.
Bu yüzden ben ölene kadar bana itiraf etme!
Kural bir, asla itiraf etme.
Yalan söylüyorsan ve öyle biri yoksa artık itiraf etme vakti!
Ve böyle bir şey olursa, itiraf etme.
Otuzbir mastürbasyon ve böyle bir şey olursa, itiraf etme.
Kolay değil, itiraf etme.
Bu tuzakların ilki karmaşıklığı itiraf etme konusundaki isteksizliktir.
Asla en içteki korkularını Cammyye itiraf etme.
Nezaketini göstermeni istiyorum. Şimdi senden bana yaptıklarını itiraf etme.