Examples of using Konuşmasını in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bayan Winkelmannın robot ressamla konuşmasını öneriyorum.
Bayan Qahraei ve Raziehin konuşmasını duymadığını söyledin. Neden?
Sen bir de benim sevgilimin benimle konuşmasını gör.
Sakın erkek arkadaş/kız arkadaş konuşmasını bitirdiğimizi sanma.
Bu imkansız. Kaptan henüz konuşmasını bitirmedi.
Evet… Bu gece hiç kimsenin kötü bir konu hakkında konuşmasını istemiyorum.
Daniel ve Helen Crowley arasındaki bir telefon konuşmasını duydum.
Çünkü bana bakmasını ve benimle konuşmasını beğeniyorum. Affedersin.
Hiç arkadaşlarıyla tanıştın ya da telefon konuşmasını duydun mu?
Çünkü bana bakmasını ve benimle Affedersin. konuşmasını beğeniyorum.
Lisa, sanki hükümet herkesin konuşmasını dinliyor da.
Görünüşe göre Buaron, kendi konuşmasını kaydetmiş.
Ne cüretle Majesteleri Kralın konuşmasını dinlersin?
Yaşlı ispiyoncunun konuşmasını bilirsin.
Glaber taşaklarını kavrayıp konuşmasını yaparken güneye gidebiliriz.
Hitlerin Nuremberg konuşmasını.
Birisi, bizimle konuşmasını engellemek için çok fazla zahmete girmiş.
Şimdi annemden kız kardeşimle konuşmasını ve kız kardeşimin kendisine yardım etmesini sağlamasını istiyordu.
Robertın Güvenlik Enstitüsü konuşmasını iptal eder etmez çıkarız.
Sabah haberlerine yalnızca biraz bakabildim ama korkarım… Humphreynin kabul konuşmasını kaçırdım.