YÜKLER in English translation

loads
yük
dolu
dolusu
yükle
doldurun
doldur
malı
yükün
bindir
bir sürü
charges
hücum
şarj
yük
ücret
sorumlu
yetkili
suçlaması
sorumluluğunu
suçu
başına
upload
yükleme
yüklenmeye
gönderme
burdens
yük
sıkıntı
sorumluluğunu
yükün
külfet
yükle
bir günah yükünü yüklenmez
bir günah yükünü taşımaz
ağır
cargo
kargo
yük
yükün
payloads
yük
başlık
kargo
taşıma kapasitesi
yüküne
roket
load
yük
dolu
dolusu
yükle
doldurun
doldur
malı
yükün
bindir
bir sürü
baggage
bagaj
yük
bavul
valizi
eşya

Examples of using Yükler in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Konteynerleri severiz. Büyük yükler.
Big loads, we like containers.
Para, tarihler, yükler.
Money, dates, cargoes.
Tekneleri burada kiralayıp orada yükler almaya.
Chartering boats here, buying cargoes there.
Aynı polaritedeki yükler itilir ve ayrı polaritedeki yükler ise çekilir.
Charges of the same polarity are repelled and charges of the opposite polarity are attracted.
Yükler birbirlerine göre hareketsiz olmak zorundadır.
The charges must be stationary with respect to each other.
Eşyaları yükler gideriz, olur mu?
We will load up the stuff and go?
Yükler gitmiş. Bilgisayara benziyor.
Looks like computers. Payload's gone.
Duygusal yükler. Gerginlik.
Emotional strain. Tension.
Çabuk bozulan yükler daima hemen bozulur.
The load's perishables always perish.
Bakın ben sadece yükler ve indiririm.
Look, i only picup and drop off.
Onlar yükler.
They will load'em.
ALLAH kişiye ancak kapasitesi kadar yükler.
Allah does not charge a soul except[with that within] its capacity.
Demir çelikleri, pamuk ürünleri ve yünlüler Karlı yükler değildir.
Railway iron, cotton goods and woollens- not particularly lucrative freight.
Fakat hayat onlara taşıyamayacakları yükler verdi.
But life gave them more than they could bear.
ULTRA bir güncelleme çıkardığında, Semenderler otomatik olarak bunu yükler.
When ULTRA publishes an update, Traszkas will install it automatically.
Jordaanın ne gibi yükler taşıdığını bilemeyiz.
We can't know all of the burdens that Jordaan carried.
Jordaanın ne gibi yükler taşıdığını bilemeyiz.
That Jordaan carried. We can't know all of the burdens.
Her sömestr öğrenciler hesaplarına para yükler.
Each term, students can add money to their account.
Ama sorumluluğun birazını da emri verene yükler.
But it does put some of the responsibility on the guy giving those orders.
Sunucudan veritabanı listesini yükler, böylece'' Name'' kutucuğundan istediğinizi seçebilirsiniz.
Loads database list from the server, so you can select one using the"Name" combo box.
Results: 122, Time: 0.0397

Yükler in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English