ANNEM HER ZAMAN - превод на Български

майка ми винаги
annem her zaman
annem hep
annem daima
annem sürekli
annem herzaman
мама винаги
annem her zaman
annem hep
annem sürekli

Примери за използване на Annem her zaman на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Aslına bakarsan, annem her zaman bir hanımın önünden yürümenin kabalık olduğunu öğretmiştir.
Мама винаги ме е учила, че е неприлично да ходиш пред една дама.
Annem her zaman onun iyi bir dansçı olduğunu söylemiştir.
Майка ми, винаги е казвала, че е чудесен танцьор.
Annem her zaman olur.
На мама винаги й се.
Annem her zaman sessiz olan adama güvenme derdi.
Мама винаги ми е казвала, че тихите води са най-дълбоки.
Annem her zaman, hiçbir şeyi yazılı yapma der.
Майка ми винаги ми е казвала да не записвам нищо.
Annem her zaman'' İnsanlar aptal değildir'' derdi.
Моята майка винаги казваше… Хората не са глупаци.
Annem her zaman Morganınki en güzeli derdi.
Мама вечно повтаряше, че Морган е най-хубавият.
Annem her zaman bu şekilde değildir.
Мама не винаги е така.
Annem her zaman sana göz kulak oldu.
Тя винаги се е грижела за теб.
Ayrıca annem her zaman kalemleri ağzıma sokmamamı söylerdi.
И освен това мама винаги ми е казвала да не слагам моливи в устата си.
Annem her zaman kaygılıdır.
Тя винаги се тревожи.
Annem her zaman üçüncü parçadan sonra bırak derdi.
Мама винаги ми казва да спра след третото парче.
Annem her zaman Barkley Amcanın Tanrını yardımını bulacağını söylerdi.
Mama винаги каза чичо Barkley Се ще намерите ръката на Господа.
Annem her zaman ağlamamamı, büyük bir kız olmamı söylerdi.
Майка ми винаги ми е казвала да не плача.
Annem her zaman ne yapacağımı söyler.
Обикновено мама ми казва какво да правя.
Annem her zaman derdi ki;
Майка ми винаги ми казваше.
Annem her zaman bunun beni özel yaptığını söylerdi.
Майка винаги е казвала, че това ме прави специален.
Annem her zaman korunmam gerektiğini söylemişti.
Мама винаги ми казваше да си нося защита.
Babam, anneme ders kitapları almıştı. Ama annem her zaman meşguldü.
Татко й купуваше учебници, но тя винаги беше много заета.
Annem her zaman yazdığım her şeyin mükemmel olduğunu söylerdi,… ama hiçbir şeyi sonuna kadar okuyamaz. Şayet yapsaydım mutlu olurdum.
Майка ми винаги казваше, че всичко, което пиша, е прекрасно, но всъщност никога не го прочиташе до края.
Резултати: 95, Време: 0.0564

Превод дума по дума

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български