Примери за използване на Bir delil на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ama bu dosya bana sağlam bir delil getirene dek açık kalacak.
Elimizde bir şeyi kanıtlayan sağlam bir delil yok.
Allah ın izni olmadan bizim size bir delil getirmemize imkan yoktur.
Konuyu açıkça konuşabileceğim kimse yok, eline verbileceğim hiç bir delil yok.
Sarsıcı nitelikte yeni bir delil.
Şüphe yok ki bunda da düşünen topluluk için bir delil var.
Bu fenomenin tehlikeli olduğuna dair bir delil yok.
Няма никакви доказателства, че тези явления са заплаха за нас.Tealcin masumiyetini ispatlayacak somut bir delil.
Конкретни улики, които доказват невинността на Тийл'к.Bu hususta elinizde hiç bir delil yoktur.
Нямате довод за това.Evet, bu çok güçlü bir delil olur.
Да, това ще е доста силна доказателство.Shen Yuelinin yardımcısı gibi, Yeni bir delil sunmak istiyorum.
Като помощник на Шън Юилин, искам да представя нова улика.Helenın hapları zorla aldığını gösteren bir delil yoktu.
Не е имало доказателства, сочещи Хелън е била принудена да се консумират на хапчета.Peki neden bu müzakerelerle ilgili herhangi bir delil görmedik?
Тогава, защо не сме видели някое доказателство за тези разговори?Bu bir dava dosyası değil. Bir delil.
Това не е документ, а улика.Hâlâ ikisini cinayetlere bağlayacak bir delil yok.
Все още няма доказателства, че те са свързани с убийствата.açık bir delil getirsin!
да донесе явен довод!Onu diğer cinayetlere bağlayacak bir delil yok.
Няма доказателство, което да го свързва с някое от убийствата.Acaba herhangi birinizin sunabileceği makul bir delil var mı?
Някой от вас да има доказателства, които са приемливи?şüphesiz size apaçık, bir delil getiriyorum.''.
Донесох ви явен довод.Hayır, bu bir delil.
Не, това е доказателство.
