Примери за използване на Bir görüşme на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Pekâlâ, Tylerı ara. Mosesla bir görüşme ayarlasın.
Burada bir görüşme ayarladım.
Ne? Sana yarın bir görüşme ayarladım.
Bu nedenle sizin seçeceğiniz yerde ve zamanda bir görüşme teklif ediyor.
Benim için çok faydalı bir görüşme oldu''.
Dempseylere aylarca süren ısrarlar sonrasında kızlarıyla bir görüşme yapabildik.
Bushla dostane bir görüşme yaptı.
Sabah ilk iş olarak seninle ve savcıyla bir görüşme ayarlayacağız.
Jamieye benimkini ağzına alırsan sana bir görüşme ayarlarım dedim.
Öğlene bir görüşme ayarlayın.
KTH Haber onunla özel bir görüşme hazırlıyor.
Marty gün içinde bir görüşme ayarlayacak.
Pompeyin isteği tarafsız bir görüşme.
Bay Malonenin asistanı Nicole Bennett ile bir görüşme ayarladım.
Başvuru süreci de bir görüşme içerebilir.
Bir görüşme ayarlamanı istiyorum.
Sana bir görüşme ayarladım.
Owens bir görüşme yapacaklarını söyledi yarın Sabah 9.00da.
Yani bana bankayla bir görüşme mi ayarladın?
Arkadaşça bir görüşme için değildi.