Примери за използване на Hâlâ hayatta на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hâlâ hayatta olmanızın tek nedeni kimden çaldığınızı bilmiyor olmanızdı.
Че не сте знаели, е причината да сте още живи.Sergei Semak hâlâ hayatta olduğunu biliyor.
Jack ve Paul hâlâ hayatta mı?
Ama hâlâ hayatta olduğunuz için ne kadar şanslı olduğunuzu göreceksiniz.
Но ще осъзнаете какъв късмет извадихте, че сте още жива.Efendim, hâlâ hayatta olduğumu bilmeyen bir kızım var.
Bakın, Ronald yasak bölgede ve hâlâ hayatta.
Duygusuzca gelsin istemem ama gerçekten hâlâ hayatta olduklarına inanıyor musun?
Че няма да прозвучи коравосърдечно, но наистина ли мислиш, че са още живи?Jericho hâlâ hayatta olduğumu öğrendiği anda beni bulup öldürürler.
Щом Джерико научат, че съм жива, ще ме убият, където и да съм.Kız hâlâ hayatta.
Hâlâ hayatta olmamızı, bu adama borçluyuz.
Този човек е единствената причина да сме живи.Annanın kazadan sonra hâlâ hayatta olduğuna mı inanıyorsunuz?
Мислите, че Ана е била още жива след инцидента?Yine de hâlâ hayatta. Asil kuzenim Sextusun mahrum kaldığı bir şey.
Но е жив, за разлика от братовчед ми, Секст.Onu tedavi eden doktor hâlâ hayatta.
Докторът който я O insanların hâlâ hayatta olduğunu mu söylüyorsun?
Да не казваш, че тези хора са още живи?Kocama ve kızıma hâlâ hayatta olduğumu haber verebilmek için.
Само едно до… До дъщеря ми и съпруга ми, за да кажа, че съм жива.Konu sadece hâlâ hayatta olabileceği değil.
Не е само, че тя може да е още жива.Albay Sumnerın anne babasının hâlâ hayatta olduğundan emin değilim.
Не съм сигурен дали родителите на полковник Съмнър са живи.Ama Willa benim çocuğum ve hâlâ hayatta.
Но Уила Myka, Jerry hâlâ hayatta mı?
Майка, Джери жив ли е?Enfeksiyon kapmış, ama hâlâ hayatta.
Заразен 
