Примери за използване на Hep benim на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ve hep benim hatam.
Neden hep benim anlayış göstermem gerekiyor?
Ama hep benim yatağımın ayak kısmındaydı, onun yatağının değil.
Zaten her şey hep benim hatam.
Hayatım boyunca bundan kaçındım. Hep benim başıma geliyor!
Böyle bariz fanatikler tarafından temsil edilmenin utancını yaşayan hep benim.
Sen benimsin, tatlım, hep benim.
Görüşmek için yalvaran hep benim.
Hani hep benim atlamak zorunda hissettiğimi söylemiştin
Hep benim yapmanı istediğim şeyleri yapmanı istedim,… ama senin onlarla alakan bile yoktu.
Kardeşim, hep benim kaderim en kötüsü sanardım,
Ruslarla görüşürken hep benim de odada olmam istenirdi
Ondan 3 yaş büyük olmama rağmen Ellie hep benim ablam olarak kalacak.
Neden planı hep ben yapıyorum?
Neden zor işleri hep ben yapmak zorundayım?
Arabayı hep ben sürerdim.
Neden eline kan bulaşan hep ben oluyorum ki?
Niye hep ben gidiyorum?
Neden hep ben fedakarlık yapmak zorundayım,