YÜKSEK - превод на Български

висок
yüksek
uzun
büyük
boyunda
çok
върховен
yüksek
yüce
büyük
temyiz
anayasa
üst
en
голям
büyük
çok
koca
kocaman
geniş
yüksek
iri
yetişkin
dev
bir
силен
güçlü
sert
büyük
yüksek
sağlam
yoğun
çok
kuvvetli
şiddetli
gürültülü
са
olduğunu
çok
da
ise
insanlar
kişi
değiller
oldukça
olurlar
adamlar
висока
yüksek
uzun
büyük
boyunda
çok
върховният
yüksek
yüce
büyük
temyiz
anayasa
üst
en
висшия
yüksek
yüce
üst
kıdemli
големи
büyük
çok
koca
kocaman
geniş
yüksek
iri
yetişkin
dev
bir
силна
güçlü
sert
büyük
yüksek
sağlam
yoğun
çok
kuvvetli
şiddetli
gürültülü
високи
yüksek
uzun
büyük
boyunda
çok
високо
yüksek
uzun
büyük
boyunda
çok
върховния
yüksek
yüce
büyük
temyiz
anayasa
üst
en
голяма
büyük
çok
koca
kocaman
geniş
yüksek
iri
yetişkin
dev
bir
голямо
büyük
çok
koca
kocaman
geniş
yüksek
iri
yetişkin
dev
bir
върховното
yüksek
yüce
büyük
temyiz
anayasa
üst
en
силно
güçlü
sert
büyük
yüksek
sağlam
yoğun
çok
kuvvetli
şiddetli
gürültülü

Примери за използване на Yüksek на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Bu nedenle, yüksek komutanlıktan Deniz Aslanı Operasyonunun başlatılmasını istiyorduk.
Ето защо ние помолихме върховното командване да разпореди инвазията-"Морския лъв".
Pyrianlar Venus gibi gezegenlerde yüksek sıcaklık ve basınç altında yaşarlar.
Пиирианците живеят на Венера. На светове с голямо налягане и горещина.
Bunu konuşmak hoş değil ama… maaş bayağı yüksek.
Не е възпитано да се говори за пари, но са много.
İkna etme kabiliyetiniz yüksek olacaktır….
Способността ви за убеждаване ще бъде силна.
Yüksek uluslararası katılım.
Силно международно присъствие.
Motorlar, yüksek ses çıkaran kaynak değiller.
Двигателите не са източник на силен звук.
Yüksek Komutanlık burada olduğumuzu biliyor.
Върховното командване знае къде сме.
Belki de sezaryen oranlarının bu kadar yüksek olmasının sebebiydi.
Може би това е причината, днес състоянието на певицата да е толкова голямо.
Muhtemelen başaramazsınız ama şansınız daha yüksek.
Може и да не успеем. Но шансовете са повече.
Evet, oldukça yüksek.
Да, много силна.
Kulağa çok yüksek geliyor cidden.
И тя наистина звучи много силно.
Saat 20:45 gibi yüksek bir ses duyduğunu söyleyen bir kadın var.
Имаме жена, която казва, че е чула Силен звук около 8:45.
Andorya ajanları, Yüksek Komutanlığa sızmış olabilir.
Възможно е андорийски агенти да са проникнали във Върховното командване.
Hatlardaki basınç çok yüksek.
Налягането в линиите е твърде голямо.
Şimdi şansım daha yüksek.
Моите шансове сега са по-добри.
Fragman, şikayetlerinizin 1 yüzde altında ve net yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
Фрагмент, можем да кажем, че оплакванията са под 1 процента и мрежата е силна.
Yüksek dayanım gerekli değildir.
Силно притискане не е необходимо.
Bu yüksek Komutanlıkta ve tüm Vulkanda… muazzam bir etki yaratacaktır.
Ще има огромно влияние върху Върховното командване. И върху целия Вулкан.
Yüksek patlayıcı, Çabuk!
Силен експлозив. Бързo!
Bazıları zehirliydi, tropik ipekotu dahil, çok yüksek konsantrasyonlarda kardenolitleri vardı.
Някои, включително тропическите видове, бяха отровни с много голямо съдържание на тези карденолиди.
Резултати: 10239, Време: 0.098

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български