Примери за използване на Yetersiz на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yetersiz'' dedin.
Marianne Williamson demiş ki,'' En büyük korkumuz, yetersiz olmamız değil.
En büyük korkumuz yetersiz olmamız değil.
Bir oda kütüphanemiz var ama çok yetersiz.
Yetersiz beslenmenizden kaynaklanıyor.
Böyle yetersiz bir doktor lisansını nasıl elinde tutuyor aklım almıyor?
Bu insancıl fare kapanları yetersiz bence.
Oynadığımız oyunun kurallarının… işe yaramaz ve yetersiz olduğunu hissettim.
Bazen kendisini yetersiz hissediyor.
En derin korkumuz, yetersiz olmamız değildir.
Yeterli gördüğümüz bilgilerin çoğu bazen yetersiz olabiliyor.
Bellek yetersiz.
Yetersiz uyku ciddi sorunlara yol açıyor.
Yetersiz, Foster. Çok yetersiz.
Hata yapmakla yetersiz olmayı karıştırmıyor demek ki.
Henüz senin adamların onu durdurmak için tamamen yetersiz.
Kız gibi işiyor, haliyle kendimi yetersiz hissetmeme yol açıyor.
En büyük korkumuz yetersiz olmak degildir.
içindeki kitaplar çok ama çok yetersiz.
Futbolcular arasındaki uyum çok yetersiz.