I'M GOING - Turkce'ya çeviri

• gidiyorum
• gideceğim
• edeceğim
• gidip
• ben gidiyorum
• olacak
• çıkıyorum
• dönüyorum
• yapacağım
• çıkacağım
• gideceğiz
• giderim

I'm going Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

I'm going skiing with friends, a lot of friends.
Arkadaşlarla kayak yapmaya gideceğiz… bir sürü arkadaşla.

You can't do this to me. I'm going home.
Bunu bana yapamazsın. Eve dönüyorum.

This is the first time in my life I'm going on a date with a guy!
Hayatımda ilk kez bir erkekle randevuya çıkacağım!

We do, we agreed. If any nonsense happens, I'm going home.
Eğer başka bir şey yapmaya kalkışırsan eve giderim. Anlaştık.

What shall we do with your food? I'm going.
Senin yemeğini ne yapalım?- Ben gidiyorum.

A lot of friends. I'm going skiing with friends.
Arkadaşlarla kayak yapmaya gideceğiz… bir sürü arkadaşla.

I'm going on the flight. You're tired?
Yorgun musun? Uçuşa çıkacağım.

Thanks, Waters. Bennett, I'm going back down.
Teşekkürler, Waters. Bennett, Geri dönüyorum.

If any nonsense happens, I'm going home! We do, we agreed.
Eğer başka bir şey yapmaya kalkışırsan eve giderim. Anlaştık.

I can't believe you did it, Curt. I'm going.
İnanamıyorum bunu yaptığına, Curt. Ben gidiyorum.

I'm going to come for you and we will leave this place, I promise.
Senin için geleceğim ve buradan gideceğiz, söz veriyorum.

Explain it to me. I'm going on a long trip.
Açıklayın bana. Uzun bir yolculuğa çıkacağım.

If you have contact with him Say i'm going because.
Bir şey varsa bana söyle. Giderim.

Well, I'm going to the beach at New Rochelle with my mother.
Şey… annemle New Rochelledeki sahile gideceğiz.

I'm sorry, Andy. I'm going out with Falyn and Pugg.
Falyn ve Puggla dışarı çıkıyorum. Üzgünüm Andy.

I'm going on a long trip. Explain it to me.
Açıklayın bana. Uzun bir yolculuğa çıkacağım.

Give me a bit more, I'm going to the movies with Carlos.
Biraz daha verir misin? Carlos ile sinemaya gideceğiz.

I'm going on a 47-city book tour, all seven continents.
Yedi kıtada, 47 şehirlik bir kitap turnesine çıkıyorum.

Well, I'm going to the beach at New Rochelle with my mother. Sunday?
Pazar. Şey… annemle New Rochelledeki sahile gideceğiz.

I'm going on. No, wait, Don, be careful.
Hayır, bekle Don, dikkatli ol.- Sahneye çıkıyorum.