CAUCUS in Turkish translation

• parti
• kurul
• caucus
• grup

Examples of using Caucus in English and their translations into Turkish

I think it was the Latino Caucus.
Sanırım Latinlerin parti toplantısıydı.

You have been elected in absentia to represent the National Women's Political Caucus.
Temsil etmek için gıyaben Ulusal kadın siyasi grubunu.

That's the Energy Caucus.
Bu Enerji Kafası.

Who did it the old-fashioned way. The caucus will respect someone.
Kurul yarışmayı eski usul kazanmış birine saygı duyacaktır.

Its goal: The Caspian Sea and the oil fields of the Caucus region.
Hedef, Hazar Denizi ve Kafkasya bölgesindeki petrol sahaları.

Uh, your thing… The, uh, Congressional Black Caucus.
Senin şu… Kongre Siyahi Kurulu meselesi.

And co-chair of the U.S. lnternational Policy Caucus.
Ve ABD Uluslararası Politikası Parti Yönetim Kurulu eşbaşkanı.

Sixth floor, Caucus Room.- What floor?
Kaçıncı kat? Altıncı kat, toplantı odası?

Th floor, Caucus room.
Altıncı kat, toplantı odası.

Democratic caucus in five minutes.
Beş dakika içinde Demokrat parti toplantısı.

In Canada,"caucus" refers to all members of a particular party in Parliament,
Kanadada, caucus, parlamentodaki bir partinin tüm üyelerini( senatörler

The caucus he chaired formed the core of his current party. In 1997, he was elected
Dodikin başkanlığını yapmış olduğu grup, mevcut partisinin çekirdek kadrosunu oluşturdu.

Another prominent example is the Congressional Hispanic Caucus, whose members voice and advance issues affecting Hispanics in the United States.
Bir diğer önemli örnek, Kongre Hispanik Caucusudur( Congressional Hispanic Caucus), bu topluluğun üyeleri ABDdeki Hispaniklerin sesini duyurmayı ve onların çıkarlarını korumayı amaçlar.

In November, the caucus proposed Resolution HR 529, which backs Croatia's entry into the Alliance.
Kasım ayında grup, Hırvatistanın İttifaka üyeliğini destekleyen HR 529 sayılı Kararı öne sürdü.

Of the many Congressional caucuses, one of the best-known is the Congressional Black Caucus, a group of African-American members of Congress.
Kongredeki caucuslardan en iyi bilineni Kongre Siyah Caucusudur( Congressional Black Caucus), bu topluluk Afroamerikan Kongre üyelerinden oluşur.

PDK parliamentary caucus head Adem Grabovci told SETimes his party is ready to support the SHIK investigations,
PDK meclis grubu başkanı Adem Grabovci ise, SHIK soruşturmalarına destek vermeye hazır olduklarını,

Mr. President, what if we let the caucus pick?
peki ya partinin kendisi seçmesine karar versek?

barring any"substantial changes" to the text, the ruling For a European Serbia caucus was ready to support the bill.
iktidardaki Avrupalı bir Sırbistan için partisinin meclis grubu metinde'' önemli değişiklikler'' yapılmasını yasaklayarak tasarıyı desteklemeye hazırdı.

The next day, he lost the Iowa caucus, because the opposition was able to smear him as a man with a weak heart.
Ertesi gün Iowa parti toplantısını kaybetti. Çünkü muhalefet parti tek gecede onu zayıf kalbi olan bir adam olarak lekelemeyi başarmıştı.

As the Iowa caucus approaches, the state's hippest citizens turned out for an old-fashioned flash mob.
Iowa kurultayı yaklaşırken eyaletin en hippi vatandaşları eski usül toplanmaya başladı.