I WON'T BE HERE in Turkish translation

[ai wəʊnt biː hiər]
[ai wəʊnt biː hiər]
burada olmayacağım
burada olmam

Examples of using I won't be here in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
No, I won't be here.
Hayır, burada olmayacağım.
I won't be here.
Ama ben burada olmayacağım.
I won't be here when you come home.
Geri döndüğünde burada olmayacağım.
There's always the possibility I won't be here again.
Bnim burada olmama olasılığım her zaman vardır.
I won't be here when you get back.
Geri döndüğünde burada olmayacağım.
Because I won't be here.
Çünkü ben burada olmayacağım.
I won't be here when you come back.
Geri döndüğünde burada olmayacağım.
Too bad I won't be here for much longer.
Maalesef burada fazla zamanım kalmadı ama.
Actually I won't be here at that time.
Aslında önümüzdeki ay burada olmayacağım.
I won't be here.
Yarın burada olmayacağım.
I won't be here for the 10:00.
Saat 10:00da burada olmayacağım.
I won't be here, but I will know.
Ben burada olmayacağım, ama haberim olur.
I won't be here at 10:00.
Saat 10:00da burada olmayacağım.
I won't be here without you.
Siz olmasaydınız, burada olamazdım.
I won't be here llong.
Artık burada olmayacak.
And, anyway, I won't be here in the morning.
Ve sabah ben burada olmayacağım.
I won't be here.
Ben burada olmayacağım.
I'm sorry, but I won't be here.
Üzgünüm ama ben burada olmayacağım.
I won't be here.
Burda kalacak değilim.
Maybe I won't be here when you get back!
Belki döndüğünde burda olmam. Belki bir bilet alıp Şikagoya dönerim!
Results: 131, Time: 0.0525

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish