IS BORING in Turkish translation

[iz 'bɔːriŋ]
[iz 'bɔːriŋ]
sıkıcı
dull
tedious
lame
dreary
tiresome
stuffy
boring-ass
drab
boring
annoying
sıktı
to shake
squeeze
to bother
to bore
to wring
tighten
clench
boring
to spray
sıkılıyorsan
sıkıcıdır
dull
tedious
lame
dreary
tiresome
stuffy
boring-ass
drab
boring
annoying
sıkıcıysa
dull
tedious
lame
dreary
tiresome
stuffy
boring-ass
drab
boring
annoying
sıkıcıydı
dull
tedious
lame
dreary
tiresome
stuffy
boring-ass
drab
boring
annoying

Examples of using Is boring in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Sturdy is boring, Sam. No.
Hayır. Sağlam sıkıcıdır, Sam.
And a plain shirt is boring. But some people don't want their shirts to shout.
Ama bazıları tişörtlerinin bağırmasından hoşlanmaz, düz tişört de sıkıcıdır.
What is a Communist? In Russia, Communism is boring.
Komünist kim? Rusyada komünizm sıkıcıdır.
What is a Communist? In Russia, Communism is boring.
Komünist nedir? Rusyada komünizm sıkıcıdır.
You're right, this is boring, let's keep walking.
Haklısın, sıkıcıymış yürümeye devam edelim.
This is boring.
Sıkıcıymış bu.
This is boring!
Sıkıcısınız ya!
Your marriage is boring. You… are boring..
Sen sıkıcısın. Evliliğin de sıkıcı..
This is boring.
What you are doing, darling, is boring me to death with your superstitious drivel.
Yaptığın şey hayatım, beni şu batıl zırvalarla ölümüne sıkmak.
Married pussy is boring pussy.
Evlenince seks sıkıcılaşıyor.
Your marriage is boring.
Sen sıkıcısın.
I tried. But university is boring, so I withdrew.
Denedim ama üniversite sıkıcıydı ben de ayrıldım.
Cause everything you just said is boring.
Çünkü az önce söylediğin herşey sıkıcıydı.
This is boring.
Bu ise sıkıcı.
How can you say this is boring?
Bunun sıkıcı olduğunu nasıl söylersin?
Normal is boring.
Normal olmak sıkıcı.
That is boring, all right?
Bu çok sıkıcı değil mi?
This is boring, I'm going to go get a snack.
Çok sıkıcı. Atıştırmalık bir şeyler alacağım.
This is boring. I have to pee.
Çok sıkıldım ve çişim geldi.
Results: 511, Time: 0.049

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish