IS CAPABLE in Turkish translation

[iz 'keipəbl]
[iz 'keipəbl]
yapabilir
can
do
is capable
make
kadirdir
able
capable
of power
almighty
of ordainment
powerful
magnitude
of al-qadr
kadeer
yetenekli
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair
yapabileceğini
can do
you can
is capable of
would do
will do
yapabildiği
can
do
is capable
muktedirdir
capable of
able
powerful
sahip
have
own
possess
master
massa
dominus
sahib
get
owner
yapabilecekleri
they can
can do
to do
is capable
there's
yapabilecek kapasitede
kâdirdir
able
capable
of power
almighty
of ordainment
powerful
magnitude
of al-qadr
kadeer
yeteneklerini
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair
yeteneği
talent
skill
ability
gift
aptitude
flair

Examples of using Is capable in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
God is capable of everything.
Allah her şeye kadirdir.
You don't even know what Hendricks is capable of. None of you do!
Hiçbiriniz bilmiyorsunuz! Hendricksin neler yapabileceğini dahi bilmiyorsunuz!
Our Maria is capable and hard working, I'm sure you will work successfully with her.
Onunla başarıyla çalışacağınıza eminim. Mariamız yetenekli ve çalışkan.
I know. A mother is capable of… anything in order to.
Bir anne… gözünü kırpmadan… her şeyi yapabilir, çünkü… Biliyorum.
You have no idea what this machine is capable of.
Bu makinenin yapabilecekleri hakkında hiçbir fikrin yok.
I don't think Larry is capable of this.
Larry bunu yapabilecek kapasitede birisi değil.
That is the shortest Starburst Moya is capable of.
Bu Moyanın yıldız patlaması yapabildiği en kısa mesafe.
You have seen the footage, you know what Cross is capable.
Kayıtları gördün ve Crossun neler yapabileceğini biliyorsun.
a warner; and God is Capable of everything.
Allah her şeye Kadirdir.
Father, what do you think this woman is capable of?
Peder, sizce bu kadın neler yapabilir?
Tanner is capable.
Tanner yetenekli.
Would anything a man is capable of surprise you?
Bir adamın yapabilecekleri sizi şaşırtır mı?
I don't think Larry is capable of this. Agent, seriously.
Larry bunu yapabilecek kapasitede birisi değil. Dedektif, ciddiyim.
And God is Capable of everything.
Allah her şeye Kadirdir.
Who in this county is capable of a deal this big?
Bu ülkede kim böyle büyük dağıtım yapabilir?
Invade others Consciousness is capable.
Bir başkasının bilincini istila etmek. yetenekli.
I have already seen what this partnership is capable of together.
Bu ortaklığın beraber neler yapabileceğini gördük zaten.
God is capable of everything.
Şüphesiz Allah her şeye kâdirdir.
You-you have no idea what this machine is capable of.
Bu makinenin yapabilecekleri hakkında hiçbir fikrin yok.
But I think Clinton is capable of anything.
Ama bence Clinton her şeyi yapabilecek kapasitede biri.
Results: 254, Time: 0.0775

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish