PLATFORM in Turkish translation

['plætfɔːm]
['plætfɔːm]
istasyonunda
station
array
firehouse
depot
peronu
i̇stasyon
station
array
firehouse
depot
istasyonunu
station
array
firehouse
depot

Examples of using Platform in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
All passengers connecting to bus lines at Hartford Station, please use platform two.
Hartford Durağında inecek yolcular lütfen 2. Peronu kullansın.
Platform 9¾"? But,
Peron Dokuz Üç Çeyrek mi? Ama Hagrid,
I was preoccupied thinking about Oh, sorry the geothermal drilling platform.
Jeotermik sondaj istasyonunu düşünmekle meşguldüm. Özür dilerim.
Platform maintenance, track maintenance, flagman, conductor.
İstasyon bakımı, ray bakımı, bayrak memurluğu… sonra kondaktörlük.
Châlons and Paris, to platform 3.
Parise 3. perondan gidebileceklerdir.
Will passengers for Swindon please go to Platform 2?
Swindon yolcuları, lütfen 2. perona gidiniz?
You alright, love? Platform nine?
Dokuzuncu peron.- İyi misin, aşkım?
Is the 20:55 service to London Euston. The train approaching Platform 3.
Saat 20:55… Londra Eustona giden tren üçüncü perona yaklaşmaktadır.
I fell asleep on had this big rain tank. The platform.
Peron… Uyuyakaldığım… Yağmur suyu tankının yanıydı.
The train approaching platform three is the 20:55 service to London Euston.
Londra Eustona giden tren üçüncü perona yaklaşmaktadır.
I fell asleep on, there's a big rain tank. The platform.
Peron… Uyuyakaldığım… Yağmur suyu tankının yanıydı.
Is the 20:55 service to London Euston. The train approaching platform three.
Londra Eustona giden tren üçüncü perona yaklaşmaktadır.
Platform 9¾"? But, Hagrid, there must be a mistake.
Ama Hagrid, bir yanlışlık olmalı. Peron Dokuz Üç Çeyrek yazıyor.
Hamamatsu Station next. Arriving now on platform one is the Tokyo-bound train.
Hamamatsu. Tokyo treni birinci perona yanaşıyor.
You alright, love? Platform nine.
İyi misin, aşkım? Dokuzuncu peron.
Destroy the platform and report back.
Bütün platformları yok edip rapor verin.
I want to build my platform.
Platformumu kurmak istiyorum.
Sighs We need the security video from that platform.
Perondaki güvenlik kayıtlarına ihtiyacımız var.
And even if we did, our platform isn't designed to accommodate it.
Kaynağımız olsa bile platformumuz ona uyum sağlayacak şekilde dizayn edilmedi.
And if our platform works, which we know it will, we will make them billions of dollars.
Platformumuz çalışıyorsa ki çalışacağını biliyoruz ondan milyarca dolar kazanabiliriz.
Results: 2025, Time: 0.0734

Top dictionary queries

English - Turkish