PROVOCATION in Turkish translation

• provokasyon
• tahrik
• kışkırtma
• provakasyondan
• provokasyonlarında
• provokasyona
• provokasyonunun

Examples of using Provocation in English and their translations into Turkish

I mean, if Kim Dae-jung is elected despite the provocation.
Yani provokasyonlara rağmen ya Kim Dae Jung seçilirse?

In the most inappropriate manner, when the provocation reminded him of Mona's death.
En uygunsuz zamanda, tahrikin kendisine Monanın ölümünü hatırlattığında.

Your role in this provocation is an absolute disgrace!
Bu provokasyondaki rolünüz kesinlikel bir rezalet!

No matter what the provocation.
Provokasyonun olması önemli değil.

It ain't tenderness, avoiding provocation.
Bu hassasiyet değil, kışkırtmayı önlemektir.

We call upon the world to condemn this purely American provocation.
Tüm dünyayı bu katıksız Amerikan provokasyonunu kınamaya çağırdık.

It looks like a provocation of the new United Nations And the International Community.
Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ortaklığın provokasyonuna benziyor.

Or provocation.
Ya da tahrikten.

But the defence has raised provocation.
Fakat savunma tahriki arttırdı.

Could have been worsened from Dr. Han's provocation. And that self-inadequacy.
Ve bu yetersizliği Dr. Hanın kışkırtmasından kötüleşmiş olabilir.

My friend, this smells like provocation in large scales.
Dostum, burası büyük ölçüde provakasyon kokuyor.

He attacked my client in broad daylight without provocation.
Güpegündüz hiç tahrik olmadan müvekkilime saldırdı.

Nothing will be admitted without challenge and provocation.
Karşılık ve provakasyon yapmadan hiçbir şey kabul edilmeyecek.

I consider this a provocation.
Bunu bir provokasyon olarak görüyorum.

A wider plan provocation.
Daha geniş bir provokasyon plânı.

But you attack without provocation.
Ama bir kışkırtma olmadan saldırmışsın.

Any provocation could lead to an all-out war.
Herhangi bir provokasyon savaş çıkmasına sebep olabilir.

Any provocation could led to an all-out war.
Herhangi bir provokasyon savaş çıkmasına sebep olabilir.

Any provocation could led to an all-out war.
Herhangi bir provokasyon top yekun savaşa neden olabilir.

Spanish gold stolen from Spanish ships, attacked without provocation.
Hiçbir provakasyon olmadan İspanyol gemilerine saldırdı.