Examples of using Using you in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
She's using you to have a baby.
A lot of people warned me about using you.
Birçok insan, seni kullanma hakkında beni uyardı.Once they're done using you, they will lock you up.
Önceden olduğu gibi seni kullanıp, sonra kilit altına alacaklar.They're just using you.
What about after using you?
Peki seni kullandıktan sonra ne olacak?I will continue using you.
Seni kullanmaya devam edeceğim.He's using you cos you're stupid.
I'm using you. It's over.
Seni kullanıyordum. Bitti.She likes you. She's not using you.
O It's so obvious that she's using you.
Seni kullandığı çok açık.How about"I'm sorry for using you, too, Bianca"?
Seni kullandığım için üzgünüm Bianca'' ya ne dersin?He's obviously using you.
Seni kullandığı çok açık.Sooner or later it starts using you.
Er yada geç o seni kullanmaya başlar.Not that anybody's using you! Boy, if this was the real world!
Gerçek dünyada olsaydık… Seni kullanıyorlar demedim!He's using you, like a stepping-stone for Sanchez.
Sanchez için basıp geçeceği bir basamak olacaksın. Kullanıyor seni.Crawford's very clever, isn't he, using you?
Göre akıllı, öyle mi? Crawford seni kullandığına.She's using you to infiltrate our operations.
Operasyonumuzu sabote etmek için seni kullanması beni rahatsız ediyor.He's not using you to run his game?
Bunu yapması için seni kullanmıyor değil mi?He's using you to take my seat at the table.
Sizi kullanarak masada benim olduğum yere geçecek.Using you? That's all there is to it?
Hepsi bu. Seni kullanmak mı?
