WIDOWS in Turkish translation

['widəʊz]
['widəʊz]
dullar
widow
dowager
divorcee
divorcée
eşleri
wife
husband
partners
mate
matching
conjugal
spouse
spousal
congruent
consort
dulların earpleri lanetleyen iblisin evet eşleri
dul
widow
dowager
divorcee
divorcée
dulları
widow
dowager
divorcee
divorcée
dulların
widow
dowager
divorcee
divorcée
kadın
woman
female
lady
girl
kadının
women
qadi
kadi

Examples of using Widows in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
The Major's a con artist. Usually elderly widows.
Tercihi yaşlıca dullardır. Binbaşı dolandırıcıdır.
Just yesterday he voted for widows' pensions.
Parlamenter sağın solunda ve… dullara emekli aylığı bağlanması için oy kullandı.
Do you give all the widows new flats?
Bütün dullara yeni daireler alır mısın?
I give all these treasures to the unfortunate orphans and widows.
Bu mücevherleri bahtsız yetimlere ve dullara dağıtacağım.
Fat has ruined more marriages than actresses and pretty widows.
Yağ, aktrisler ve güzel dullardan çok evlilikleri mahvetmiştir.
I went to 3 colleges in 12 years and fooled around with 3 widows.
Yılda 3 ayrı kolejdeydim ve 3 dulla ilişkim olmuştu!
It's only when I came here, I realised there were many other war widows.
Ancak buraya geldiğimde, başka birçok savaş dulunun da olduğunun farkına vardım.
uh, attractive, rich widows.
zengin dullarla dolu olduğunu duydum.
Single now, we're all war widows.
Şu an bekarız ama hepimiz savaş dolayısıyla duluz.
Usually elderly widows.
Tercihi yaşlıca dullardır.
Unless we begin our journey well, helping widows and orphans.
Yolculuğumuza iyi başlamadığımız, dullara ve yetimlere.
Number two is there's this kind of unofficial thing about you know, seeing widows.
İkincisi, yazılı olmayan bir kural var, dullarla görüşmek.
orphans widows and hospitals.
yetimlere, dullara ve hastanelere dağıtılacak.
I went to three colleges in 12 years and fooled around with three college widows.
Yılda 3 ayrı kolejdeydim ve 3 dulla ilişkim olmuştu!
Usually elderly widows. The Major's a con artist.
Binbaşı dolandırıcıdır. Tercihi yaşlıca dullardır.
The Major is a con artist. Usually elderly widows.
Binbaşı dolandırıcıdır. Tercihi yaşlıca dullardır.
I spend my every afternoon with mothers, widows.
Her öğleden sonra annelerle ve dullarlayım.
With mothers, widows. I spend my every afternoon.
Her öğleden sonra annelerle ve dullarlayım.
I think it's best that we stick… I mean, focus on the Widows.
Bence bir arada kalmamız en iyisi… Ve Dullara odaklanmamız.
I think it's best that we stick and focus on the Widows.
Bence bir arada kalmamız en iyisi… Ve Dullara odaklanmamız.
Results: 572, Time: 0.0748

Top dictionary queries

English - Turkish