YOU'RE GOING TO GO in Turkish translation

• gideceksin
• gidip
• gidiyorsun
• gireceksin
• döneceksen
• mi gideceksin
• gideceksen
• gideceğini
• gideceğine
• git
• senin gideceğin
• girecekseniz
• döneceksin

Examples of using You're going to go in English and their translations into Turkish

So you're going to go home tonight.
O yüzden bu gece eve gidiyorsun.

Have you decided where you're going to go?
Nereye gideceğine karar verdin mi?

Then you're going to go into the sea?
Sonra da denize mi gireceksin?

Come on, you're going to go see your family again.
Haydi ama, daha gidip aileni göreceksin.

You're going to go teach school?
Okula ders vermeye mi gideceksin?

I saw you're going to go swim. Hi, Mama.
Merhaba anne. Yüzmeye gideceğini gördüm.

Have you decided when you're going to go to Boston?
Bostona ne zaman gideceğine karar verdin mi?

If you're going to go, please go now. Go, please.
Lütfen! Git. Gideceksen hemen git lütfen.

Hi, Mama. I saw you're going to go swim.
Merhaba anne. Yüzmeye gideceğini gördüm.

Where you're going to go.
O senin gideceğin yerde.

Have you already decided where you're going to go to college?
Üniversiteye nereye gideceğine önceden karar verdin mi?

If you're going to go sneaking around a crowded office building, you will need this.
Eğer kalabalık bir ofise gizlice girecekseniz buna ihtiyacınız olacaktır.

Do you believe you're going to go to hell for eating sweet and sour pork?
Tatlı ekşi domuz eti yediğin için cehenneme gideceğine inanıyor musun?

Where you're going to go. Well, where is she?
Nerede peki? Senin gideceğin yerde?

You're going to go back to Claire.
Clairee geri döneceksin.

A crowded office building, you will need this. If you're going to go sneaking around.
Eğer kalabalık bir ofise gizlice girecekseniz buna ihtiyacınız olacaktır.

Well, where is she? Where you're going to go.
Nerede peki? Senin gideceğin yerde.

You're going to survive and you're going to go home.
Hayatta kalacaksın ve evine döneceksin.

You're going to go to Mill Creek instead of Wolf Creek.
Mill Creek yerine Wolf Creeke gitmelisin.

You're going to go down, and you're going to straighten out those chair people.
Oraya gidecek ve sandalyecilerle bu problemi halledeceksin.