FARKLI BIR YER in English translation

• different place
• a different spot
• diverse place
• unless he had a separate place

Examples of using Farklı bir yer in Turkish and their translations into English

Dünya artık farklı bir yer baba.
The world's a different place now, dad.

Farklı bir yer bulmak zorundaydım.
I had to find a different place.

Farklı bir yer işte.
It's like a different place.

Kendine farklı bir yer bul. Teksas gibi.
Find yourself someplace different, maybe Texas.

Çok farklı bir yer olacak.
It will be very different from those places.

Hayır farklı bir yer.
No. A different place.

Dünya daha farklı bir yer olabilirdi.
The world could be a different place.

Farklı bir yer.
Somewhere different.

Farklı bir yer, yeni sorumluluklar.
A strange place, new responsibilities.

Dakika farklı bir yer.
Minutes, different sector.

Dünya farklı bir yer olmaz mıydı?
Wouldn't the world be a different place?

Pek farklı bir yer değiliz.
We's hardly a different place.

Yarın dünya farklı bir yer olacak.
Tomorrow, the world will be a different place.

Farklı bir yer gibi sanki.
It's like a different place.

Sadece farklı bir yer değil.
You are different. It's not just a different place.

Hayır. Ben farklı bir yer çalıştırmak istiyorum.
No, I want to run a place that makes a difference.

Burası sadece farklı bir yer.
It's not just another place.

Farklı bir yer kurmak istedim.
I wanted to build a different place.

Burası farklı bir yer.
This is a different place.

Çünkü Wall Street farklı bir yer oldu.
Because Wall Street's a different place.