GEÇEN in English translation

last
son
geçen
dün
ahiret
sonuncu
geçtiğimiz
other
diğer
başka
geçen
öbür
öteki
diger
hariç
dışında
past
geçmiş
son
geçen
eski
geçtiğimiz
pass
geçmek
pas
geçer
geçen
geçiyor
geçmiş
uzat
geçidi
uzatır mısın
geçiş
passing
geçmek
pas
geçer
geçen
geçiyor
geçmiş
uzat
geçidi
uzatır mısın
geçiş
passed
geçmek
pas
geçer
geçen
geçiyor
geçmiş
uzat
geçidi
uzatır mısın
geçiş
passes
geçmek
pas
geçer
geçen
geçiyor
geçmiş
uzat
geçidi
uzatır mısın
geçiş
lasted
son
geçen
dün
ahiret
sonuncu
geçtiğimiz

Examples of using Geçen in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ya geçen gün Conejosdaki şu küçük oyun?
WHAT ABOUT THAT LITTLE CAPER UP IN CONEJOS THE OTHER DAY?
Geçen sefer gittiklerinde… üç ay boyunca gemi gelmeyecek demiştin.
YOU SAID AFTER THE LAST TIME, NOT FOR ANOTHER THREE MONTHS.
Sanırım geçen gece içtiğim biralar biraz fazla geldi.
GUESS I HOISTED A FEW TOO MANY BEERS THE OTHER NIGHT.
Geçen gece söylediklerini epey düşündüm. Öyle mi?
I THOUGHT A LOT ABOUT WHAT YOU SAID THE OTHER NIGHT?
Sizin geçen çarşamba ve bu sabah ketçap yüzünden yaptığınız gibi.
LIKE YOU TWO HAD ABOUT THE KETCHUP LAST WEDNESDAY AND THIS MORNING.
Geçen geceki kazaya sen mi sebep oldun?
DID YOU CAUSE THE CRASH THE OTHER NIGHT?
Eğer Tanrı varsa, neden geçen akşam götümü kurtardı da?
IF THERE'S A GOD, WHY WOULD HE SAVE MY ASS LAST NIGHT?
Garcia kurbanları ve kaçırılma alanlarını geçen yılki OSK verileriyle karşılaştırsın.
HAVE GARCIA MATCH VICTIMOLOGY AND ABDUCTION SITES TO HSK FINDINGS FOR THE LAST YEAR.
Şu küçük oyun? Ya geçen gün Conejosdaki?
WHAT ABOUT THAT LITTLE CAPER UP IN CONEJOS THE OTHER DAY?
Geçen yıl, para veren herkese polis üniforması satan üç dükkan olmuş.
Three stores in the Iast year caught selling NYPD gear to anybody willing to pay.
Hayalet Nehir sınırını geçen hortlaklara ne olduğunu gördün mü hiç?
Have you seen what happens to revenants that cross the Ghost River boundary?
Filmlerinizdeki 4 aktris geçen sene HIV virüsü kapmış.
Actresses from your movies have been infected with HIV in the last year.
Geçen sene Nisan ayında giymiştin.
You wore it April of last year.
Annemle kardeşinizin arasında geçen her şeyi öğrenmek istiyorum.
I need to know… everything that happened between my mother and your brother.
Geçen bir ot içtim.
I smoked some weed the other.
Ama aklından geçen o işte.
But it's crossed your mind.
Geçen sene de öyle yaptın.
You will ignore it, like you have the last year.
Geçen rap yaparken gördüm seni.
I have seen you rap.
Geçen yıldan.
From last year.
Billy, elime geçen ilk şeyi aldım.
Billy, I just grabbed the first thing.
Results: 70224, Time: 0.0352

Top dictionary queries

Turkish - English