Примери за използване на Olayın на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bay Cutler, Olayın aslı nedir?
Olayın olduğu tepeyi gördüğünde hatırlayacaksın. Edwardesla beraberken yaptığınız gibi kayak yapacağız.
Aynı olayın iki farklı versiyonu,… ikisi de aynı anda oluyor.
Hassanın yakınları olayın ardından şok geçirdi.
Polis muhtemelen olayın farkındadır.
Bu olayın bir yüzü.
Parmak ve olayın şiddeti düşünülürse.
Biliyorum. Sadece… Bu olayın kurallara uyulacak bir olay olmadığını düşünüyorum.
Olayın tümünü bilmiyorsun bile.
Her olayın sonsuz nedeni var.
Bu olayın Resmi kayıtlarıma geçeceğinin farkındasınızdır.
İster inanın, ister inanmayın bazıları bu olayın hiç gerçekleşmediğini söylüyorlar.
Bu olayın eğlenceli taraflarına baktım.
Bu olayın ne kadar adaletsiz olduğunu tartışmaya bile gerek yok.
Ne bu olayın ne de benim var olmadığımızı.
Bu olayın tümü bir hataydı.
Fakat her olayın bir geçmişi olmalıdır.
Gazetedeki olayın arkasında onun olduğuyla ilgili suçlamalarda bulunmuş.
Tüm olayın utanç verici bir sahtekarlık olduğunu söylemek bana acı veriyor.
Bu olayın temelinde para var.