EXCLUDE in Turkish translation

• dışlıyorsun
• hariç
• dışarıda
• dışında

Examples of using Exclude in English and their translations into Turkish

But two times K over Q exclude the identity transformation if K is not an integer.
Fakat K tam sayı değilse Q üzeri iki K özdeş fonksyonu hariç tutar.

The school will exclude me.
Okul beni ihrac edecektir.

But when we exclude them, we're the bad guys? So… they can exclude us.
Fakat, biz onları hariç tutuğumuzda, kötü adam mı oluyoruz? Yani… onlar bizi hariç tutabiliyorlar.

So… they can exclude us, but when we exclude them, we're the bad guys?
Fakat, biz onları hariç tutuğumuzda, kötü adam mı oluyoruz? Yani… onlar bizi hariç tutabiliyorlar?

If you go down to one percent, exclude 99 percent of the group effort, you're still accounting for almost a quarter of the photos.
Eğer oranı yüzde bire düşürürseniz, grup çabalarının% 99unu dışlarsanız, hala fotoğrafların bir çeyreğini kapsamaya devam ediyorsunuz.

So, the Ottoman past cannot exclude Europe although the EU membership path of Turkey is not so promising nowadays," explained Akyol.
Dolayısıyla, her ne kadar Türkiyenin AB üyelik süreci bugünlerde pek parlak görülmese de, Osmanlı geçmişi, Avrupayı dışlamaz,” diye açıklıyor Akyol.

while the exclusive pronouns exclude the listeners.
özel zamirler dinleyicileri dışlar.

you're going to have to exclude evolution.
evrimi yok saymak zorunda kalacaksınız.

in general medical imaging and possibly a lumbar puncture is required to confirm or exclude bleeding.
standart tıbbi görüntüleme ile yapılamaz ise kanamayı doğrulamak veya dışlamak için lomber ponksiyon gerekebilir.

avoid her company, exclude her from your sports… and shut her out from your converse.
onunla arkadaşlık etmeyin… onu oyunlarınıza katmayın… ve onunla konuşmayın.

we could get a DNA sample, exclude him as a suspect.
bir DNA örneği alabiliriz, onu şüpheli olarak elemek için.

the government drafted legislation to review INSIG's privatisation and exclude the concept of minimum price-- a move widely criticised as a willingness to sell public goods at any price.
kolaylaştırmak amacıyla hükümet, INSIGin özelleştirmesini gözden geçirme ve asgari fiyat kavramını kaldırma amaçlı bir yasa hazırladı. Yasa, kamu mallarını ne fiyata olursa olsun elden çıkarma niyeti olarak algılandı ve geniş eleştirilere hedef oldu.

When Christ excluded, they were criminals.
İsa hariç, onlar suçlulardı.

Present company excluded, of course. heh.
Şimdiki şirket hariç tabii ki. Heh.

whereas John is always partly or entirely excluded.
John her zaman kısmen veya tamamen dışarıda.

Well present company excluded, girls. Oh really?
İyi şimdiki şirket hariç, kızlar. Gerçekten?

Oh really? Well uh, present company excluded, girls?
İyi şimdiki şirket hariç, kızlar. Gerçekten?

What's with the earbuds? Darling excluded.
Darling hariç. Kulaklıklar ne ayak?

This actually excludes that formula_14 for some integer formula_15 and formula_16.
Aslında bu formula_14 hariç formula_15 tamsayısı için ve formula_16.

Christ excluded, they were criminals-- killers, brigands, thieves, rapists.
İsa hariç, onlar suçlulardı. Katiller, eşkiyalar, hırsızlar, tecavüzcüler.