EXPLAIN TO HIM in Turkish translation

• ona açıkla
• ona açıklamanı
• ona her şeyi anlatmaktır
• öldürdüğünü anlatırdım
• ona açıklarsın

Examples of using Explain to him in English and their translations into Turkish

Vitthal, explain to him.
Vitthal, açıkla şuna.

Sarah, explain to him.
Sarah, anlat ona.

Come and explain to him.
Gel ve ona anlat.

Explain to him that quitting means you don't go back to the job, you quit?
İşi bırakınca, işe gitmemek gerektiğini ona açıkladın mı?

We have been friends for years. Then explain to him that Starfleet isn't going to stop chasing us.
Öyleyse Yıldız Filosunun bu işin peşini bırakmayacağını ona açıklamanı öneririm. Yıllardır arkadaşız.

I would go to the sheriff's office and explain to him If I really wanted to get rid of you, Chic… how you brained a man in our kitchen.
Senden gerçekten kurtulmak isteseydim Chic… nasıl adam öldürdüğünü anlatırdım. Şerifin ofisine gidip bizim mutfağımızda.

How you brained a man in our kitchen. If I really wanted to get rid of you, Chic… I would go to the sheriff's office and explain to him.
Senden gerçekten kurtulmak isteseydim Chic… nasıl adam öldürdüğünü anlatırdım. Şerifin ofisine gidip bizim mutfağımızda.

So why not just explain to him… that the Star Blade isn't his to keep?
Peki neden ona açıklamıyorsun Yıldız Hançerinin ona ait olmadığını yani?

So… I try to stay calm, y'know, just explain to him that I'm only doing my job, that after the attack, I can't let him through like that.
Yani sakin olmaya çalıştım, biliyorsun o saldırıdan sonra öylece bırakamazdım sadece işimi yaptığımı ona açıklamaya çalışıyordum.

Can you explain to him that I want to leave my… Yes, please. Thank you.
Teşekkür ederim.- Evet lütfen. Ona açıklayabilir misin bavulu bırakmasını istediğimi.

I'm gonna explain to him that sure, I may be older, but you're also very mature.
Senden büyük olduğumu ama senin de yaşına göre… çok olgun olduğunu ona açıklayacağım.

What I'm doing here with Norman. That's why I need you to help me explain to him.
Bu yüzden Norman ile burada ne yaptığımı… ona açıklamak için sana ihtiyacım var.

Explain to him.
Ona herşeyi anlat.

You explain to him.
Açıkla ona.

Ygor will explain to him.
Ygor ona açıklayacak.

I will explain to him.
Ona ben açıklayayım.

I will explain to him.
Ona ben açıklarım.

Just explain to him what.
Sadece ona neler olduğunu anlat.

He must explain to him.
Ona açıklaması gerek.

I will explain to him.
Ona bunu açıklayacağım.