I DIDN'T TAKE in Turkish translation

[ai 'didnt teik]
[ai 'didnt teik]
ben almadım
i take it
i get
kabul etmedim
accept
to admit
take
agree
acknowledge
to receive
concede
an admission
acceptance
ben kaçırmadım
ayırmadığım için
to separate
apart
to distinguish
to divide
to split
to break up
to cleave
to isolate
to seperate
to differentiate
ben götürmedim
alan ben değilim
benim almadığımı
i take it
i get
ben alıkoymadım

Examples of using I didn't take in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
No. Because I didn't take him.
Hayır… çünkü onu ben kaçırmadım.
Yeah, except we both know I didn't take those drugs.
Evet. Tabii hapları benim almadığımı ikimiz de biliyoruz.
I didn't take this deal for that son of a bitch.
Anlaşmayı o pislik için kabul etmedim.
And I told you-- I didn't take your lipstick. Virginia: About Henry.
Henry konusunda. Ayrıca söyledim, senin rujunu ben almadım.
How do you know I didn't take it? Hold it!
Onu benim almadığımı nereden biliyorsun? Dur bakalım!
I know that, Vinnie. But I didn't take the job.
Biliyorum, Vinnie Ama işi kabul etmedim.
I didn't kill the watchman and I didn't take the money.
Bekçiyi ben öldürmedim ve parayı da ben almadım.
Hold it. How do you know I didn't take it?
Onu benim almadığımı nereden biliyorsun? Dur bakalım!
I didn't take this job to help you undermine the president.
Başkanı baltalamana yardım etmek için bu işi kabul etmedim.
But as long as we're talking, I didn't take your partner.
Ama madem konu açıldı… ortağını ben almadım.
I didn't take it to work with the police.
Bunu, polisle çalışmak için kabul etmedim.
I didn't take your partner. But as long as we're talking.
Ama madem konu açıldı… ortağını ben almadım.
Baby, I didn't take thejob.
Bebeğim, işi kabul etmedim.
I know what you're talking about. But I didn't take the parrot.
Neden bahsettiğinizi anladım… ama papağanı ben almadım.
Callie. I thought we were gonna… I didn't take the job.
Sandım ki… Callie! İşi kabul etmedim.
I didn't take it. You definitely have a problem, man.
Kesinlikle bir sorunun var dostum. Ben almadım.
I didn't take this job because I'm afraid, Rufus.
Bu işi korktuğum için kabul etmedim, Rufus.
I didn't take your flashlight. I'm positive!
Eminim! El fenerini ben almadım.
She noticed it was gone!- I didn't take it.
Alındığını fark etti.- Ben almadım.
You definitely have a problem, man. I didn't take it.
Kesinlikle bir sorunun var dostum. Ben almadım.
Results: 303, Time: 0.0567

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish