RECREATING in Turkish translation

[ˌriːkriː'eitiŋ]
[ˌriːkriː'eitiŋ]
yeniden yaratmak
recreating
to reinvent
yeniden yaratıyorduk
yeniden canlandırmak
yeniden yaratma
recreating
to reinvent
yeniden yaratmayı
recreating
to reinvent
attirsin diye
yeniden yapmak
to rebuild
to do it again
to reconstruct
redo
to recreate
to remake
rework

Examples of using Recreating in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Recreating the neural structure on.
Sinirsel yapıyı şey üstünde yaratmak.
At least until I can convince this ghost to stop recreating what he draws.
En azından hayaletin, çizimlerini canlandırmasına engel olana kadar.
Fuller wanted to start by recreating the era of his youth. Why'37?
Neden 37? Fuller, kendi gençlik dönemini yaratarak başlamak istemişti?
Recreating the neural structure on.
Sinir sistemi yapısını yaratmak.
Recreating the neural structure on… I know!
Sinirsel yapıyı şey üstünde yaratmak.
He's almost certainly long dead. Recreating this crime scene might help me ratchet in on one… of several suspects.
Büyük olasılıkla( katil) uzun süre önce öldü ama bu suç mahallini yeniden yaratmak süphelilerin arasından bir tanesini seçmeme yardım eder.
And he became obsessed with recreating my formula. He heard rumors about what was called the Pym Particle.
Pym Partikülü hakkinda bir takim söylentiler duymus ve… formülümü yeniden yaratmayi saplanti hâline getirdi ama… bana karsi komplo kurup kendi sirketimden beni attirsin diye ona yardim edemezdim.
We're talking about recreating two humanoid life-forms without so much as a single discrete strand of DNA to start with.
Konuştuğumuz konu, iki insanımsı yaşam formunu, DNAdan başlayarak yeniden yaratma işidir.
They even considered recreating the accident but that was impossible since the wormhole wasn't going to undergo an inversion for decades.
Kazayı yeniden yaratmayı bile düşündüler ama solucan deliği birkaç on yıl boyunca evrilmeyeceğinden bu imkansızdı.
And he became obsessed with recreating my formula. He heard rumors about what was called the Pym Particle.
Pym Partikülü hakkında bir takım söylentiler duymuş ve… formülümü yeniden yaratmayı saplantı hâline getirdi ama… bana karşı komplo kurup kendi şirketimden beni attırsın diye ona yardım edemezdim.
He heard rumors about what was called the Pym Particle, and he became obsessed with recreating my formula.
Pym Partikülü hakkında bir takım söylentiler duymuş ve… formülümü yeniden yaratmayı saplantı hâline getirdi ama… bana karşı komplo kurup kendi şirketimden beni attırsın diye ona yardım edemezdim.
When the two beams of protons meet in a head-on collision, recreating the energy levels just after the Big Bang, it records the particles that are formed.
İki proton ışını tıpkı Büyük Patlama sonrasındaki gibi enerji seviyelerini yeniden yaratan kafa kafaya çarpışmayla bir araya gelince, oluşan parçacıkları kaydeder.
DeGeneres Show on 19 May 2014, with Ziegler recreating the choreography in the music video.
ile birlikte katılan Ziegler, burada'' Chandelier'' video klibindeki koreografisini yeniden canlandırdı.
I was so obsessed with recreating the experiment, that I never thought to draw straight from the source.
Deneyi tekrarlamaya o kadar kafayı takmıştım ki direkt kaynağın kendisinden çekmeyi hiç düşünmemiştim.
The producers even talked about recreating a part of Blazing Saddles that breaks the fourth wall,
Hatta yapımcılar Blazing Saddlesın bir parçasının eğlendirmek amacıyla dördüncü duvarı yıkması hakkında konuşuyorlardı
Do you think the loss of a hand is too high a price for recreating HeI-?!
Heli tekrar yaratmanın karşılığında bir el kaybetmek çok mu?
You know, Moose, recreating your genuine Indian artifact is not just another handicraft. lt is a art.
Bilirsin Mus, dehanla kızılderili eseri yaratıyorsun bu sadece başka bir beceri değil, bu bir sanat.
Why did you keep recreating my hand even though you realized they were cheating?
Orada hile olduğunu fark ettiğiniz halde neden elimi tekrar tekrar yapmaya devam ettiniz?
show His might in recreating more then three hundred thousand plant species does not bring the Judgment day?
üç yüz binden fazla çiçeklerin türlerini. yeniden yaratarak kudretini gösteren sonsuz Rahmet ve Kudret sahibi bir Yaratıcı, kıyameti getirmesin?
So we're taking this machine and recreating some of the operating theater crises that this machine might face in one of the hospitals that it's intended for, and in a contained, safe environment, evaluating its effectiveness.
Biz de bu makineyi götürecek ve makinenin kullanılması planlanan hastanelerde karşılaşabileceği bazı ameliyat sorunlarını yeniden yaratacağız ve kapalı, güvenli bir ortamda etkinliğini geliştireceğiz.
Results: 54, Time: 0.1022

Top dictionary queries

English - Turkish